Dijital çağ; eski bilgi, fikir ve yöntemlerin zaman içinde yeni teknoloji ve yöntemlere dönüşmesi ile var olmuştur. Dijital çağ insanoğlunun günlük yaşam alışkanlıklarının değiştiği, insanlığa her anlamda hız, verimlilik ve kolaylık sunan bir çağdır. Düşünmenin insana ait bir yeti olduğu göz önüne alındığında, insan varoluşunun evrimsel amacı olan tefekkürün hayatı anlamlandırmak için gerekli rolü açıktır. Özellikle etik ilkelere göre belirlenmemiş teknolojik gelişmelerin insanlığa getireceği fayda tartışmalıdır. Dijital teknolojinin imkânları ve yaratacağı köklü değişimler felsefe dünyası için güncel bir tartışma konusu olarak yerini almıştır. Güncel felsefi sorunlar üzerine felsefenin temel problemlerinden biri olan etik konusunun dijitalleşme bağlamında incelenmesi üzerine yapılan bu çalışma; “Tarih boyunca kendi gelişimi içinde köklenen kadim ahlaki ilkeler ve etik, günümüz dijital koşullarında ve felsefi zemininde nasıl algılanmaktadır? Çağımızın ihtiyaçlarına cevap verebilmekte midir?” gibi sorulara cevap aramaktadır. Ayrıca teknolojik gelişmeler ve dijitalleşme sürecinin doğurduğu yeni diyebileceğimiz bazı problemlerin ahlak alanında tezahürlerinin felsefi bir bakışla analiz edilmesi zorunluluk arz etmektedir. Ahlak felsefesinin güncel durumunun sorgulandığı bu çalışmada, dijitalleşme ve etik konusunda üniversite öğretim üyelerinin görüşlerinin fenomenolojik yöntemle nitel bir analizi amaçlanmıştır. Türkiye’deki farklı üniversitelerde ahlak felsefesi alanında çalışan öğretim üyelerinin dijitalleşme ve ahlak konusundaki görüşleri, derinlemesine görüşmeler yapılarak toplanmıştır. Elde edilen araştırma verileri nitel analize tabi tutulmuştur. Araştırma sonucunda, akademide dijitalleşme ve etik alanında daha fazla çalışma yapılması gerektiği sonucuna ulaşılmış ve çeşitli önerilerde bulunulmuştur.
Over time, traditional knowledge, concepts, and processes have been replaced by new technologies and approaches. The digital age offers speed, efficiency, and ease in all aspects of human life. Given that thinking is a human enterprise, it seems only evident that contemplation—the very evolutionary goal of human existence—is required to make meaning of life. The advantage of non-ethical technical breakthroughs to humanity is particularly contentious. The possibilities of digital technology and the profound transformations it will precipitate are currently a hot issue in philosophy. This study seeks solutions to such questions as: How are ancient moral principles and their ethical understanding rooted in their own historical development perceived in today’s digital world and philosophical climate? Can they meet the needs of our era? Similarly, it is necessary to take a philosophical look at several of the new challenges that have emerged in the wake of the advancements made to technology and the digitalization process. We followed a phenomenological method in analyzing the viewpoints expressed by university faculty members on digitalization and ethics. We conducted in-depth interviews with moral philosophers from several Turkish universities to ascertain their views on digitization and morality, after which data were analyzed qualitatively. The research findings indicate that further research on digitalization and academic ethics is needed and various recommendations were offered to this end.
Alan : Eğitim Bilimleri; Hukuk; Sağlık Bilimleri; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|