Cansız nesneler, insanla ilgili olarak ya da onunla ilgileri nispetinde edebi esere girerler. Bazen yardımcı unsur bazen ana unsur olarak eser içinde çeşitli işlevler üstlenirler. İncelenen hikâyelerde cansız bir nesne olarak palto, birçok işlevleri haizdir. Palto, rengiyle, şekliyle, cinsiyet özelliğiyle, hatta emanet olma vasfıyla dahi işlenir. Bu bağlamda kimi zaman kahramanın ruh haletini, karakterini yansıtan bir “araç” kimi zaman hikâyenin mesajının verilmesinde kullanılan bir “sembol” kimi zaman da “arzu edilen” ya da “korku duyulan” nesne konumunda hikâyenin kurgusunun merkezinde yer alan bir nesne görevindedir. Ayrıca bütün hikâyelerde paltonun insan psikolojisiyle bağı kurulur. Ona karşı duyulan arzunun, tutkunun sebebi, paltoya kavuştuktan sonra onu sırtına geçirip soğuktan korunmak değildir. Onun ifade ettiği ya da insanların ona yükledikleri güçlü olma, soyluluk, zenginlik, saygı görme gibi düşüncelerdir. Paltoya kavuştuktan sonra, kahramanların paltonun taşıdığı bu karakter özelliklerini de sırtlarına geçirmişçesine hareket etmeleri bundandır. Sanki onlar paltoyu vücutlarına değil, ruhlarına giymiştir.
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|