Views
16
Downloands
2
Edmund Husserl, fenomenolojinin kurucusu olarak kabul edilir. Yönelimsellik kavramı Husserl felsefesinde merkezî bir konuma sahiptir. Onun bu yönteminin sağlıklı bir şekilde anlaşılabilmesi için yönelimsellik kavramını doğru bir şekilde anlamak önem arz etmektedir. Bu makalemizde Husserl’in yönelimsellik kavramını özellikle Ideen I’den hareketle ele almaya çalışacağız. Yönelimsellik kavramının temelleri her ne kadar mantıksal araştırmalarda atılmış olsa da daha sonra Ideen I’de, bilincin nesnelerle yönelimsel ilişkisinin daha kesin, tüm detaylarıyla betimlenen bir analizi yapılmaktadır. Bu bağlamda yönelimsellik kavramı Husserl’in Ideen I eseri ekseninde özellikle doğal tavır, paranteze alma ve epoché, içkinlik, aşkınlık ve gölgeleme, yönelimsel akt (noesis) ve yönelimsel korelat (noema) kapsamında ele alınmıştır.
Husserl is considered the founder of phenomenology. The concept of intentionality holds a central position in Husserl’s philosophy. Understanding the concept of intentionality correctly is crucial for a proper comprehension of his methodology. In this article, we will specifically examine Husserl’s concept of intentionality, particularly based on Ideen I. Although the foundations of the concept of intentionality were laid in logical investigations, Ideen I provides a more precise and detailed analysis of the intentional relationship between consciousness and objects. In this context, the concept of intentionality, especially in Husserl’s Ideen I, is addressed with a focus on natural attitude, bracketing and epoché, inherence, transcendence and shading, noetic act (noesis), and noematic correlate (noema).
Field : Fen Bilimleri ve Matematik; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Ulusal
Article Detail 
Similar Articles
Download PDF
Journal Information
Listen Paper
Cite
Print This Page
Share
Mendeley
