Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 70
 İndirme 9
 Sesli Dinleme 1
“BEN BİR KİTAP OKUDUM KALEM ONU YAZMADI”: SÖZ VE YAZI BAĞLAMINDA YUNUS EMRE DİVANI’NDA “OKUMA”
2021
Dergi:  
Milli Folklor
Yazar:  
Özet:

Türklerin 5. yüzyıla kadar inen yazılı kültürle tanışıklıkları dâhil olunan kültür çevrelerinde giderek artmıştır. Orta Çağ’da Türklerin de bulunduğu coğrafyada farklı bilim dallarında pek çok Türk bilim adamı yetişmiş, göçlerle birlikte bu bilgi ve birikim Türklerin yurt tutmaya çalıştıkları Anadolu’ya kadar ulaşmıştır. 11. yüzyılda Selçukluların hüküm sürdüğü yerlerde medreseler, kütüphaneler, camiler, tekkeler inşa edilmiş ilmî hayat canlanmıştır. Yunus Emre’nin yaşadığı dönemde Anadolu’da belli bir okuryazarlık seviyesine gelindiği kabul edilebilir. Bununla birlikte yazılı gelenek etrafında verilen eserlerin herkese ulaşabildiğini söylemek mümkün değildir. Sözlü geleneğin canlı bir biçimde varlığını sürdürdüğü bu dönemde el yazmaları etrafında dinleyici grupları oluşmuştur. Yazmayı bilenlerin çeşitli ortamlarda duydukları ve dinledikleri metinleri kaydettikleri de ileriki yüzyıllara ait belgelerden yola çıkarak söylenebilir. Bu çalışmada Yûnus Emre Dîvânı’nın Mustafa Tatcı tarafından hazırlanan tenkitli metni esas alınarak Dîvân’da geçen “okuma” kavramı, sözlü kültür ve yazılı kültür bağlamında ele alınmış, “okuma” kelimesine verilen anlamlar ve okuma biçimleri tespit edilmiştir. 14. yüzyılın ilk yarısında vefat eden Yunus Emre’nin şiirlerinden hareketle, “okuma” kavramını halkbilimi bakış açısıyla incelemek sözlü kültürden yazılı kültüre geçişi anlamaya ve anlamlandırmaya katkı sağlayacaktır. Yunus Emre’nin birbirine karışmış olan tarihî ve menkıbevî hayatı, onun okuryazarlığı ve eğitimi konusunda farklı fikirlere yol açmıştır. Bu makale, Yunus Emre’nin okuryazarlığına değil, şiirlerinde geçen “okuma” kavramına odaklanmaktadır. Bu sebeple Yunus Emre’ye kadar geçen süreçte Türklerin oluşturdukları yazılı kültür ortamının çerçevesi çizilmeye çalışılmış, bir okuma ortamı olarak tekke üzerinde durulmuştur. Tekke çevrelerinde oluşan kültür ortamları sözlü ve yazılı olmak üzere iki koldan gelişmiştir. Yunus Emre ilahileri de bir taraftan sözlü gelenek diğer taraftan divan, mecmua ve cönkler aracılığıyla yazılı gelenek yoluyla süreklilik kazanmıştır. Dolayısıyla Yunus Emre ilahilerinin söylendiği/okunduğu çevrelerde “okuma” kelimesine yüklenen anlam süreci anlamak adına önemlidir. Yûnus Emre Dîvânı’nda sözlü kültür ortamı ve yazılı kültür ortamı çevreleri olarak geçen mekânlar medrese, mektep, mescit, cami ve tekkedir. Dîvân’da “okuma” kelimesine söz ve yazı bağlamında anlam verildiği görülmüştür. Yazılı kültür ortamında okumak, kitaptan ve defterden yazılı bir metnin anlamını çözmek ve öğrenim görmek anlamlarında kullanılmıştır. Tekkelerdeki eğitim süreci ve uygulamaları, yazılı kültür ortamının “okuma” merkezli kavramlarıyla ifade edilmiştir. Daha çok söz etrafında şekillenen, bununla birlikte yazının da yer aldığı tekke ortamında okuma anlama, idrak etme, kendini ve Hakk’ı bilme gibi anlamlara gelmektedir. Söz konusu ortamlarda yüzünden okuma, sessiz okuma, sesli okuma ve ezberden okuma biçimleri şekillenmiştir. Okuma, yazıdan bağımsız olarak “davet” anlamına da gelmektedir. Sonuç olarak Yûnus Emre Dîvânı’nda “okuma” kelimesinin sözlü kültür, sözlü-yazılı kültür ve yazılı kültür bağlamlarında birbiriyle ilişkili olmak üzere farklı anlamlar içerdiği görülmektedir.

Anahtar Kelimeler:

“I read a book, but I didn’t write it,” he said in the words and writings of YUNUS ORDER DIVANI, “Read it.”
2021
Dergi:  
Milli Folklor
Yazar:  
Özet:

In the 5th century, Turkish people became more and more familiar with the written culture. In the Middle Ages, many Turkish scientists have grown up in the geography where the Turks are also located, and with the migrations, this knowledge and accumulation has reached the Anadolu where the Turks are trying to keep their land. In the 11th century, in the places where the Selchucks ruled, medreses, libraries, mosques, texles were built; scientific life was revived. It can be accepted that in the period in which Yunus Emre lived in Anatolia it reached a certain level of literature. However, it is not possible to say that the works given around the written tradition can reach everyone. During this period when the verbal tradition continued to exist lively, audiences were formed around the handwriting. It can also be said that those who know how to write record the texts they hear and hear in various environments from the documentation of the coming centuries. In this study, on the basis of the text of Yûnus Emre Dîvânı prepared by Mustafa Tatcı, the concept of "read" passed in Dîvân, discussed in the context of verbal culture and written culture, the meanings given to the word "read" and the forms of reading were identified. By moving from the poems of Yunus Emre, who died in the first half of the 14th century, the study of the concept of "read" from a public science point of view will contribute to the understanding and understanding of the transition from oral culture to written culture. Yunus Emre's historical and historical life, which is mixed, has led to different ideas about his literature and education. This article focuses not on the literature of Yunus Emre, but on the concept of "read" in his poems. This is why the framework of the written cultural environment created by the Turkish people in the process until Yunus Emre was tried to be drawn up, and it was focused on the text as a reading environment. The cultural environments formed around Tekke evolved from two columns, verbal and written. The gods of Yunus Order also gained continuity through the written tradition through the oral tradition on the one hand through the divan, the mecmua and the cönk. Therefore, it is important to understand the meaning process charged with the word "read" in the circles where the gods are spoken/read. In the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, the Quran, and the Quran. The word “read” is written in the word and in the word “read”. In a written cultural environment, reading has been used in the sense of solving the meaning of a written text from a book and a book and learning. The educational process and practices in the texts are expressed by the "read-centered" concepts of the written cultural environment. It is more of the words that are shaped around, but also the text in which it is included in the text environment; understanding, understanding, self-knowledge and the right. In these environments, the forms of reading, silent reading, voice reading and memory reading have been formed. Reading also means “invitation” independently of writing. As a result, it appears that the word "read" in the Judgment of Judgment contains different meanings in the context of verbal culture, verbal-written culture and written culture.

Anahtar Kelimeler:

0
2021
Dergi:  
Milli Folklor
Yazar:  
Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler






Milli Folklor

Alan :   Filoloji

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 1.690
Atıf : 9.063
2023 Impact/Etki : 0.158
Milli Folklor