Atıf Sayısı
1
Görüntüleme
19
İndirme
1
Amaç: Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar, fırsatçı bağırsak parazit enfeksiyonları bakımından risk altındadır. Bu çalışmada, bağışıklık sistemi baskılanmış hastaların dışkı örneklerinde Enterocytozoon bieneusi ve Encephalitozoon intestinalis ile diğer bağırsak protozoonlarının varlığının incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntemler: Solid organ tümörü nedeniyle kemoterapi alan ya da hematolojik malignitesi olan, romatolojik hastalıklar nedeniyle immünsüpresif tedavi gören, organ nakli yapılan ve HIV enfeksiyonu nedeniyle tedavi almakta olan toplam 100 hastadan dışkı örnekleri alınmıştır. Dışkı örnekleri nativ-lugol yöntemi, dışkı konsantrasyon, modifiye Kinyoun asit-fast ve trikrom boyama yöntemleriyle incelenerek protozoon varlığı araştırılmıştır. Dışkı örnekleri, indirekt floresan antikor yöntemi kullanılarak Enterocytozoon bieneusi ve Encephalitozoon intestinalis varlığı açısından da incelenmiştir. Bulgular: Hastaların %12’sinde, bir ya da daha fazla sayıda intestinal protozoon saptanmıştır. İntestinal protozoonların dağılımı ise %7 Blastocystis spp., %2 Blastocystis spp. + Dientamoeba fragilis, %1 Blastocystis spp. + Entamoeba coli, %1 Blastocystis spp. + Giardia intestinalis ve %1 G. intestinalis şeklindedir. Microsporidia spp. IFA yöntemi ile %4, kalkoflor boyama ile %8 oranında saptanmıştır. Sonuç: Çalışmamızda, immünsüpresif hastalarda en fazla saptanan intestinal protozoon Blastocystis spp.’dir. Blastocystis türlerinin patojenitesi halen tartışmalı olup, immünsüpresif hastalardaki rolü tam olarak bilinmemektedir. Çalışmamızda bulunan bu oranlar normal toplumdaki prevalanslarla benzer olmakla birlikte; bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda bu mikroorganizmaların araştırılması, morbidite ve mortalitenin azaltılması açısından önem taşımaktadır.
Purpose: Patients with immune system pressure are at risk of occasional intestinal parasite infections. This study aims to study the presence of enterocytozoon bieneusi and encephalitozoon intestinalis and other intestinal protozoons in the output samples of patients with immune system. Methods: Examples of ejaculation were taken from a total of 100 patients with chemotherapy or hematological malignity due to solid organ tumor, immunosuppressive treatment due to rheumatoid diseases, transplanted organs and being treated due to HIV infection. Excerption samples have been studied by the nativ-lugol method, excerption concentration, modified Kinyoun acid-fast and trichrom coloring methods, and the presence of protozoons has been studied. Excerption samples have also been studied in terms of the presence of Enterocytozoon bieneusi and Encephalitozoon intestinalis using the indirect fluorescent antibodies method. Results: In 12% of patients, one or more intestinal protozoons were detected. The distribution of intestinal protozoons is 7% Blastocystis spp, 2% Blastocystis spp. Dientamoeba fragilis, 1% Blastocystis spp. + Entamoeba coli, 1% Blastocystis spp. Giardia is intestinalis and 1% G intestinalis. The microsporidia spp. The IFA method was determined by 4% and 8% of calkoflor coloring. The result: In our study, the most detected intestinal protozoon in immunosuppressive patients is Blastocystis spp. The pathogenity of the types of Blastocystis is still controversial, and the role in immunosuppressive patients is not exactly known. Although these rates in our study are similar to prevalence in normal society, the importance of these microorganisms in patients with immunity system is important in terms of research, morbidity and reduction of mortality.
Alan : Sağlık Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Atıf Yapanlar
Benzer Makaleler
PDF Görüntüle
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
