Refleksiyon, benimki olarak benim bedenim üzerinde yoğunlaşmaya sürüklenir. Birincil refleksiyon, saf analitik olması dolayısıyla, ruh adı verilen başka bir şeyle, başka bir gerçeklikle ilişkili ya da ona paralel olan saf obje olarak bu bedeni işlerken, ikincil refleksiyon ise, benim bedenimi, öznel olanın nesnel olanla özdeşliği olarak, ne bir araçsal ilişki ne de saflık ve basitlikle işlenmiş bir şey için sırf objektif sahiplik elde edemeyen temel bir duygu eylemi olarak tanır. <
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|