Abstract:

Ülkemizde 1980’li yıllarda uygulanan Hayat Standardı esasına göre vergileme yöntemi pek çok esnafın, tüccarın, serbest meslek erbabının Sermaye Şirketi olarak faaliyet göstermesine neden olmuştur. Sermaye şirketlerinin ortaklarının ve kanuni temsilcilerinin şirket borçlarından dolayı sınırlı sorumlu olmaları sermaye şirketlerinin artışının bir diğer nedenidir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda sermaye şirketleri, Anonim Şirket, Limited Şirket ve Sermayesi Paylara bölünmüş Komandit Şirket olarak sayılmıştır. Sermaye şirketleri ülkemizde ağırlıklı olarak Anonim ve Limited şirket olarak faaliyet göstermektedirler. T.C.TİCARET BAKANLIĞI' nın internet sitesinde yer alan verilere göre 2018 yılı Ağustos ayı itibarıyla 127.050 Anonim şirket, 784.057 Limited şirket bulunmaktadır. Sermaye şirketlerinin Kanuni temsilcileri Anonim Şirketlerde ve Sermayesi Paylara bölünmüş Komandit Şirketlerde Yönetim Kurulu üyeleri, Limited Şirketlerde ise şirket müdürleridir. Sermaye şirketlerinin tüzel kişiliklerinin yönetimi ve temsili kanuni temsilciler tarafından gerçekleştirilmektedir. Kanuni temsilcilerin bu geniş yetkilerinin yanında özellikle Kamu Alacakları ile ilgili ciddi sorumlulukları vardır. Anayasa Mahkemesinin 03/04/2015 tarihli resmi gazetede yayınlanan kararı sermaye şirketlerinin kanuni temsilcilerinin amme alacakları ile ilgili sorumluluklarında çok önemli sonuçlar yaratmıştır.

Keywords: