Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 51
 İndirme 9
Soykırım İddiası Konusunda Türk Dış Politikası İçin Bir Öneri
2011
Dergi:  
Karadeniz Araştırmaları Dergisi
Yazar:  
Özet:

Sözde soykırım konusu Türkiye’nin dış politika alanında yaşadığı en büyük sorunlardan biridir. Konuyla ilgili akademik çalışmalarda bilinen görüşler –genel itibarıyla - tekrar edilmekte; konu basının gündemine ise ancak 24 Nisanlarda gelmekte; Türkiye’nin devlet söylemi ise belli kalıpların dışına çıkmamaktadır. Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeni ve bununla bağlantılı olarak sözde soykırım sorununun oluşmasında, sürekliliğinin sağlanmasında ve günümüz kadar gelmesinde dış aktörlerin belirleyici rolleri vardır. Bu çalışmada sorunun tarihî perspektifi yer almayacak; ancak sorunu ve nedenlerini anlayabilmek için dış aktörlerin aldığı pozisyonlar kısaca dile getirilecektir. Günümüzde sorun, Türkiye’nin komşusu Ermenistan’la ilişkilerin belirlenmesinde etkili olmuş; 10 Ekim 2009 tarihinde, iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasına dair imzalanan protokolün başarısızlığında da başrolü oynamıştır. Sözde soykırım konusu, uzun yıllardır okyanus ötesinde iç siyasi gelişmelere –özellikle seçimler öncesinde – malzeme olagelmiştir. Ermeni lobilerinin etkisindeki adaylar, başkanlık seçimlerinde seçilmeleri durumunda soykırımı tanıyacaklarına dair söz vermiş; bu da ikili ilişkileri olumsuz etkilemiştir. Başkanların seçimler sonrasında devletin resmî dış politikası gereği sözde soykırımı tanıyacak adımı atmamaları, sorunun bittiği anlamını taşımamış; bilakis sözde soykırımın diğer ülkelerde tanınması devam etmiştir; buna son örnek de 2010 yılı Aralık ayında, sözde soykırımı tanıyan İsviçre’dir. Türkiye, sorunun çözümüne yönelik sonuç alıcı bir siyaset üretememiştir; bu da başta adı geçen iddiayı tanıyan ülkelerin sayısının artmasına; bu ülkelere karşı dile getirilen sert söylem de ikili ilişkilerin bozulmasına neden olmuştur. Bu çalışmada sorunun çözümüne dair bir öneri getirilmiştir. Önerinin üç boyutu vardır. Bunun temelinde devlet siyasetinin retorikten anayasal çizgiye taşınması yatmaktadır. Öneriden amaç; Türkiye’nin soykırım iddiaları konusunda “etken / belirleyici” konumuna geçmesine ve soruna makro boyutta çözüm getirilmesine katkıda bulunmaktır.<

Anahtar Kelimeler:

null
2011
Yazar:  
0
2011
Yazar:  
Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler








Karadeniz Araştırmaları Dergisi

Alan :   Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 859
Atıf : 1.586
Karadeniz Araştırmaları Dergisi