Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 21
 İndirme 2
Türkiye-Ortadoğu İlişkileri: 100 Yılın Muhasebesi, 1923-2023
2023
Dergi:  
Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi
Yazar:  
Özet:

Türkiye'nin Ortadoğu ile ilişkileri bir dizi paradoks içermektedir. Ortadoğu’daki devletlerle on yıllardır bir arada yaşamasına rağmen Türkiye, bunların hiçbiriyle sağlam, güvenilir, çalışan bir ilişki kuramadı. Bu nedenle Türkiye'nin Ortadoğu’ya ilişkin tarihsel ve çağdaş deneyimi çoğunlukla olumsuz olmuştur. Türkiye’nin Ortadoğu ülkeleriyle ilişkilerini etkileyen temel faktörler genelde tarih, din ve Batı olmuştur. Bu faktörler geçmişten günümüze Türkiye’nin Ortadoğu politikasını derinden etkilemiştir. Türkiye’nin 1923’ten günümüze Ortadoğu ile ilişkileri incelendiğinde ortaya şöyle bir grafik çıkmaktadır: 1923’ten 1950’ye kadar ilişiklerin kurulduğu ve geliştiği; 1950’den 1965’e kadar ilişkilerin sürekli gerilediği; 1965’den itibaren nispi bir düzelmenin yaşandığı; 1970’lerde tekrar gelişmeye başladı; 1980’lerde sadece siyasi alanda değil ekonomik, ticari ve askeri alanda da gelişme gösterdi; 1990’larda gittikçe Ortadoğu sorunlarının içine çekildi; 2000’lerde ise Ortadoğu’daki sorunların bir parçası haline geldiği görülecektir. Ancak Türkiye’nin Arap ülkeleriyle gerçek ve sürekli bir yakınlaşma içinde olması son derece güç görünmektedir. Türkiye, barış ve istikrardan uzak olan bu bölge ile ilişkilerinde son derece dikkatli olmalıdır. Türkiye, ne 1950’lerde olduğu gibi Arap ülkelerinin karşısında ne de 1960’larda, 1980’lerde ve 2000’lerde görüldüğü gibi bu ülkelerin koşulsuz yanında yer alması doğru değildir. Siyasi gelişmelerin yönünü ve zamanını “çöldeki kumların yer değiştirmesi” gibi önceden tahmin ve tespit etmek mümkün olmayan Ortadoğu’da Türkiye’nin yeri Arap ülkelerinin ne yanı ne de karşısı olmalıdır. Türkiye, şu veya bu ülkenin değil, asıl tutulması gereken tarafın yani barışın ve kendi ulusal çıkarlarının tarafında yer almalıdır.

Anahtar Kelimeler:

Relations Between Turkey and The Middle East: Accounting For 100 Years, 1923-2023
2023
Yazar:  
Özet:

Turkey's relations with the Middle East contain a series of paradoxes. Despite living together with the states in the Middle East for decades, Turkey has not been able to establish a solid, reliable, working relationship with any of them. Therefore, Turkey's historical and contemporary experience with the Middle East has been mostly negative. The main factors affecting Turkey's relations with Middle Eastern countries have generally been history, religion and the West. These factors have deeply affected Turkey's Middle East policy from past to present. When Turkey's relations with the Middle East from 1923 to the present are examined, the following graphic emerges: From 1923 to 1950, relations were established and developed; From 1950 to 1965, relations were constantly declining; There has been a relative improvement since 1965; It began to flourish again in the 1970s; In the 1980s, it developed not only in the political field, but also in the economic, commercial and military fields; In the 1990s, he was increasingly drawn into Middle Eastern problems; In the 2000s, it will be seen that it has become a part of the problems in the Middle East. However, it seems extremely difficult for Turkey to be in a real and permanent rapprochement with Arab countries. Turkey should be extremely careful in its relations with this region, which is far from peace and stability. It is not right for Turkey to stand by Arab countries unconditionally, as it was in the 1950s, nor against the Arab countries as in the 1960s, 1980s and 2000s. Turkey's place in the Middle East, where it is not possible to predict and determine the direction and time of political developments, such as "the displacement of the sands in the desert", should not be next to or against the Arab countries. Turkey should be on the side of peace and its own national interests, not this or that country.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler
Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi

Alan :   Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Mimarlık, Planlama ve Tasarım; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 985
Atıf : 2.247
2023 Impact/Etki : 0.116
Avrasya Uluslararası Araştırmalar Dergisi