Amaç- Türk finans sistemine yabancı bankaların girişi 1990’lı yıllardan itibaren artmaya başlamıştır. Günümüzde yabancı sermayeli bankalar bankacılık sektöründe %20 düzeyinde bir hacme ulaşmış bulunmaktadır. Finansal sistem içinde önemli seviyede hacmi bulunan yabancı sermayeli bankaların gözetim ve denetimi finansal sistem açısından önemli görülmektedir. Yöntem- Bankaların risk durumunun ve performansının belirlenmesi için uzaktan gözetim faaliyetinde CAMELS analizi sıklıkla kullanılmaktadır. Bu çalışmada Türkiye’de kurulmuş ve 2009-2019 yılları arasında faaliyette bulunmuş 12 yabancı sermayeli mevduat bankası örnek alınarak CAMELS analizi gerçekleştirilmiştir. CAMELS analizinde 6 bileşen bulunmakta olup, uygulama çalışmasında her bir bileşen için ayrı olmak üzere bileşen odaklı 6 adet analiz yapılmıştır. Uygulamada odak alınan bileşen %50 ağırlıklı olarak belirlenmiş, diğer bileşenler ise eşit ağırlıklı değerlendirilmiştir. Bulgular- Elde edilen bulgulara göre analiz kapsamındaki bankalarda yıllar itibariyle büyük ölçüde kârlılık bileşeninin baskın bir yapıda olduğu belirlenmiştir. Kârlılık bileşeninde meydana gelen değişim diğer bileşenlerde büyük ölçüde etkili olmaktadır. Sonuç- Kârlılık bileşeninin baskın bir yapıda olması dolayısıyla aktif kârlılık oranındaki değişim diğer bileşenlerde büyük ölçüde etkili olmaktadır.
Purpose- The number of foreign banks entering into the Turkish financial system has increased starting from the 1990s. The foreign capital banks have reached the size of 20% in the banking sector today. Surveillance and supervision of the foreign banks with a significant scale in the financial system are considered important regarding the financial system. Methodology- In order to identify the banks’ risk status and performance, CAMELS analysis is frequently used within the remote surveillance activity. In this study, CAMELS analysis was conducted with the sample of 12 foreign deposit banks which were established in Turkey and operated between 2009-2019. The CAMELS analysis consists of 6 components, and in the implementation stage, 6 component-oriented analyses were performed as individually for each component. The component identified as the focus in the implementation was determined as weighting 50%, and the other components were evaluated as equally weighted. Findings- The findings revealed that, in the banks within the scope of the analysis, mostly the profitability component was dominant by years. The change in the profitability was considerably effective on the other components. Conclusion- Since the profitability component is dominant, the change in the return on assets ratio has a significant impact on other components.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|