Yunanistan’ın bağımsızlığı Balkan coğrafyasında yeni bir dönemin başlangıcıydı. Bu dönem Balkan milletlerinin ulus-devletleşmesi olarak adlandırılabilir. Balkan ulus-devletleri kuruldukları andan itibaren topraklarını genişletme ve egemenlik sahalarında homojen bir kültür oluşturmaya çalıştılar. Bu süreç Balkan Türklerinin asimilasyon, şiddet ve göçlerle karşı karşıya kalmasına neden oldu. Tesalya Müslümanları da 1881’den itibaren topraklarının Yunanistan’a bırakılmasıyla bu sürece dâhil oldular. Verimli arazileri ellerinden alındı. Dini ve kültürel değerlerini yansıtan yapıları tahrip edildi. Yunan idaresine geçtiklerinde sayıları 40.000 civarında olan Müslümanlar aradan geçen kırk yılda birkaç hane kalmıştı.
The independence of Greece was the beginning of a new period in the Balkan geography. This period can be called the nationalization of the Balkan nations. The Balkan national states, from the moment of their establishment, have tried to expand their territory and create a homogeneous culture in the fields of sovereignty. This process caused the Balkan Turks to face assimilation, violence and migration. Thessalya Muslims were also involved in this process since 1881 with the abandonment of their land to Greece. Productive land was taken out of their hands. The structures that reflect their religious and cultural values have been destroyed. When they passed into Greek administration, the number of Muslims, about 40,000, had several houses in the past four decades.
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|