Yelkenli gemiler Yalnız Avrupa'da değil Osmanlı Devleti'nde de yaygın bir kullanım sahasına sahipti. Gerek askeri amaçlarla donanmada ve gerekse ticari amaçlarla sivil şahıslar tarafından günlük hayatta farklı tür ve boyutlarda kullanılmaktaydılar. Donanmada kullanılan yelkenli gemilerin en büyük görevi kara ordusuna asker ve erzak taşıyarak onu ikmal etmek, kara ordusunun denize ya da akarsuya komşu kaleleri kuşatması halinde bu kuşatmaya denizden destek sağlamak , ülke sahillerini korsan saldırılarından korumak ve önemli boğaz ya da su yollarını savunmaktı. Sivil hayatta ise bu gemilerin en önemli görevi taşımacılıktı.Tüccarlar açısından malzeme naklini gemiler vasıtasıyla yapmak hem daha ekonomik hem de daha güvenliydi. Denizlerde korsan saldırıları ya da değişken hava koşullarına bağlı olarak yaşanan deniz kazaları tüccarlar açısından bir riskti. Ancak bu risk karada daha fazlaydı. Çünkü deniz korsanlarından daha fazla şekilde karada eşkıya ve haydut baskınları yaşanmaktaydı. Ayrıca gemiler açısından denizlerde coğrafi bir engel söz konusu değilken karada yük kervanları için bu söz konusuydu. Örneğin çığ düşmesi bir geçidi kapatmış olabilir ya da kış koşulları nedeniyle yollar kullanılamaz hale gelmiş olabilirdi. Ayrıca yükleri taşımak için tutulan araba ve hayvanlar ile bunları kullanan insanlara ödenen meblağlar tüccarlar için karada daha yüksekti. Osmanlı Devleti'nde; brig, kalyon, firkate, şalopa, işkampoye, uskuna, pereme v.s. yelkenli ya da yelken kullanan gemiler yaygın biçimde kullanıldı. Bunlardan bazılarında yelken ikincil güç kaynağıydı. Asıl güç kaynağı kürekti.Buna karşılık bazılarında örneğin kalyon ve bunun türleri açısından asıl güç kaynağı yelkendi.Yelkenli gemilerin inşası, donatılması ve denize indirilmesi iç içe geçmiş farklı üretim süreçleri gerektiriyordu. İnşa, donatım ve personel ücretleri devlet ya da tüccarlar açısından oldukça yüksek maliyetler tutmaktaydı. Buna rağmen devletin yıkıldığı 20. yüzyıla kadar bunların yaygın biçimde kullanılması bu gemilerin maliyetlerini çıkardıkları ya da bu gemilerden vazgeçme maliyetinin inşa ve donatım maliyetlerinden daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Osmanlılarda gerek müslüman ve gerekse müslüman olmayan topluluklar tarafından birçok yelkenli gemi üretilmiş, kiralanmış ya da satın alınmıştır. Bu gemilerin hepsi eğitimden sağlığa; kaçakçılıktan insani yardıma kadar pek çok alanda kullanılmışlardır. Dikkat çekici olan husus yükselme ve duraklama döneminde genelde yararlı amaçlar için kullanılan bu gemilerin devletin yıkılışına doğru kaçakçılık, isyanları ikmal etme, yasa dışı silah ticareti, önemli kaza ve şehirlere saldırmak gibi bölücü ve yıkıcı amaçlar için kullanılmaya başladıklarıdır. Devletin denizlerdeki hakimiyetini yitirmesi karalar üzerindeki hakimiyetini yitirmesine neden olmuş, devlet egemenliğinin altı hükmettiği topraklarda yelkenli gemilerin yıkıcı ve bölücü amaçlarla kullanılmasıyla oyulmuştur. Bu çalışmada bunların farklı kullanım sahalarına ışık tutmaya çalıştık.
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|