Görüntüleme
39
İndirme
16
Yetişmekte olan bireyler, yaşadıkları çağın ve yaşayacakları dönemin ihtiyaçlarına uygun yetişmelidir. Ancak eğitim sisteminde yalnızca bilgi aktarma konusu hedef kazanım olduğunda; bireyin olgunlaşması ve bir takım beceriler kazanması noktası yeterince ciddiye alınmamaktadır. Öyle ki yükseköğretimi bitirmiş kişiler bile, mesleklerini yerine getirirken muhatap olacağı toplumdan, toplumun şartlarından ve ihtiyaçlarından uzak kalabilmektedir. Yerel kültürü ve evrensel değerleri tanıyan bireylerin topluma daha kolay uyum sağlayacağı düşünülmektedir. Daha önceleri aileler, ninnilerden başlayıp, hikâyelerle, el sanatlarıyla, yemekleriyle, değerleriyle o toplumun kültürel birikimini bir sonraki nesle aktarmaktaydı. Son zamanlarda bu aktarımın yeterli düzeyde olmadığı gözlemlenmektedir. Türkler, geniş coğrafyada, köklü tarihi olan, yüzyıllar içerisinde oluşan dil, tarih, örf-adet ve manevi değerlerle ile birbirine bağlı büyük bir millettir. İslam dini ile yoğurulmuş olan Türk kültürü ve medeniyetinin unsurları hem yetişkinlere, hem de genç nesillere aktarılmalıdır. Toplumsal değerlerdeki değişim, ekonomik ve sosyal gelişmeler, ebeveynlerin iş hayatında yoğun şekilde yer alması, medya ve tüketim toplumunun bireylere olumsuz etkileri olmuştur. Kuşaklararası iletişim, erken çocukluk eğitimine katkı, milli ve manevi değerlerimizin aktarımı gibi konularda çalışmalar yapılmasına ihtiyaç bulunmaktadır. Bu kapsamda Bursa Nilüfer İlçesinde TEV Dr. İbrahim Öktem Anaokulu’nda, Uludağ Üniversitesi İlahiyat ve Güzel Sanatlar Fakülteleri öğrencilerinin de katkılarıyla bir proje yürütülmüştür. Proje kapsamında kuşaklararası etkileşim yoluyla yapılan kültürel paylaşımın öğrencilerce ilgi gördüğü gözlemlenmiştir. Bu çalışmada projenin uygulama aşamaları ve sonuçları hakkında bilgi verilecektir.
Individuals who are growing up must meet the needs of the age they live and the time they will live. But in the educational system, when the subject of information is only the goal achievement; the point of the individual’s maturity and the acquisition of a set of skills is not taken sufficiently seriously. Thus, even those who have graduated from higher education can be removed from the society, the conditions and needs of the society, where they will be interlocutor while performing their professions. It is believed that individuals who know the local culture and universal values will make it easier to adapt to society. Earlier, the families began with the nins, and with the stories, the crafts, the food, the values, the cultural accumulation of that society was transmitted to the next generation. Recently, it has been observed that this transmission is not sufficient. The Turks are a great nation, with a wide geography, a rooted history, which has been formed over the centuries, with language, history, art and spiritual values connected to each other. The elements of Turkish culture and civilization, which are joined with Islam, must be transmitted to both adults and young generations. Changes in social values, economic and social developments, the intense involvement of parents in the business life, the media and consumer society have had negative effects on individuals. Intergenerational communication requires studies on topics such as contribution to early childhood education, the transfer of our national and spiritual values. In this case, the dr. In Ibrahim Öktem Kindergarten, a project was carried out with the contribution of the students of the Faculty of Theology and Fine Arts of the University of Uludağ. In the framework of the project, the cultural sharing through inter-generation interaction was observed by students. This study will provide information about the implementation stages and results of the project.
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Benzer Makaleler
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley