Ayrımcılık, “özellikle ırk, yaş veya cinsiyet temelinde farklı insan kategorilerinin adaletsiz veya önyargısız muamelesi” olarak tanımlanmıştır. Çoğu insan ırk, etnik köken ya da renk yüzünden ayrımcılığa maruz kalmamış olabilir. Fakat karısı, annesi, kız kardeşi veya kızı olup da kadın ayrımcılığından habersiz olan hiç kimse yoktur. Dünya çapında kadın haklarını güvence altına almak için birçok güçlü çaba harcanıyorsa da Dünyadaki kadın ayrımcılığı hala çok büyük bir problemdir. Toplumsal cinsiyet ayrımcılığı hâlâ birçok meslekte var olmakla birlikte, denizcilik toplumundaki durum diğer sektörlere göre daha fazladır. Ulaştırma tarihsel olarak erkek egemen bir endüstriydi ve bu gelenek sürüyor. Kadınların bu kariyer seçeneğini ciddiye almamalarının nedenlerinden biri de budur. Kadın rol modellerinin eksikliğinden dolayı, erkek egemen ve rekabetçi kariyer yolunda ilerlemeye çok az kişi var. Bu alandaki kadınların karşılaştığı en büyük zorluklardan birisi bu tür işlerin sadece erkekler için olduğu ve bunun için daha fazla bir beceri gerektiği yönündeki algılarla mücadeledir. Birçok kadın, fiziksel taciz, şiddet veya şiddetli sözlü taciz ve aynı zamanda iş arkadaşlarından düşük düzeyde destek görmelerine inandıkları için denizcilik dünyasına girmekten korkmaktadır. Bu nedenle, uluslararası denizcilik topluluğunun önceliklerinden biri, kadınların bu iş kolunda çalışma ortamına uyum sağlayacak yöntemleri geliştirmek ve böylece kadınların denizci olma hayallerini sürdürmelerini ve gerçekleştirmelerini kolaylaştırmak olmalıdır.. Bu makale, Piri Reis Üniversitesi'nin Erasmus Artı Stratejik Ortaklığı kapsamında Polonya, Bulgaristan ve Romanya ile birlikte yürüttüğü “Deniz Eğitim Ağının Kadına Yönelik Verimli Hizmetlere Yön Verilmesi ve Temini” amaçlı MENTORESS projesinin geleceğe yönelik çalışmalarının temeli için temel unsurları, sayıları ve düşünceleri tartışmayı amaçlamaktadır.
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|