İnsanlar içine doğdukları kültürün kodlarını, o kültüre uygun biçimde nasıl davranmaları gerektğini, ahlaki doğru ve yanlışları ve dinsel gereklilikleri, doğ- dukları andan itbaren öğrenmeye başlarlar. Bu bakımdan toplumsal roller ve dolayısıyla cinsiyetlere göre rol dağılımları ve cinsiyet algıları, öznenin hayat tecrübe etme ve öğrenme sürecinde, olduğu gibi kabul etkleri arasındadır. Fenomenolojik sosyoloji açısından, bireylerin anlam dünyalarının nasıl teşekkül etği, dünyayı anlama ve yorumlama tarzlarının nasıl şekillendiği ve bilginin oluşum yolları bu bağlamda mühimdir. Bu makalede, kendisini fenomenolojik çizgide tanımlayan Judith Butler’ın cinsiyet kuramındaki, toplumsal cinsiyet ve cinsiyet ayrımcılığı ve dert olan beden kavramları, Alfred Schutz’un görüşlerine de başvurularak yeniden okunacaktr; zira sosyolojik değerlendirmelerin amaç- landığı bu makalede, fenomenolojik çizgide bir felsefeci olan Butler’ın görüş- lerinin, fenomenolojik sosyolojinin kurucusu kabul edilen Alfred Schutz’un gö- rüşlerinden yardım alarak tetkik edilmesi gerekliliği doğmuştur. Bu çerçevede, kadını toplumda konumlandıran söylemler bazı örneklerle tartşılacak ve dinsel söylemlerin toplumsal cinsiyet inşasındaki rolüne de değinilerek Butler’ın cinsiyet kuramı hakkında bir değerlendirme ortaya konmaya gayret edilecektr.
Alan : Eğitim Bilimleri; Fen Bilimleri ve Matematik; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|