Görüntüleme
41
İndirme
20
ÖZET Destan geleneği denildiğinde akla gelen ilkler arasında Kırgız Manas Destanı vardır. Türk tarihini, Türk kültürünü, ayrıntılarıyla ustaca anlatan “Manas Destanı”, müzikli ya da müziksiz, belli bir anlatım üslubuyla kuşaktan kuşağa aktarmıştır. Bu gelenekten hiç kuşkusuz Kırgız tiyatrosu da etkilenmiştir. Tiyatro tarihçilerinin araştırmalarını incelediğimizde daha çok batı menşeli çalışmaların olduğunu görmekteyiz. Özellikle postmodernizm akımının dünyadaki rolü ve önemi hususunda yapılan ciddi araştırmalar yine batı kaynaklı olduğu görülmektedir. Ülkemizde Rus tiyatrosuyla ilgili çalışmalar bulunsa da Sovyet yönetimindeki ülkelerin tiyatrolarıyla ilgili yeterince çalışmaların olmadığı bir gerçektir. Makalede 20. yüzyılda Kırgız tiyatrosuna damgasını vurmuş sanatçıların ve 21. yüzyılın tiyatrodaki yenilikçi akımının tanınması, bilinmesi adına bir çalışma yapılmasının zaruri olduğunu düşünerek Sovyet dönemi ve sonrasında Kırgız tiyatrosunun nasıl mübadeleler geçirdiği, tiyatronun gelişmesinde hangi sanatçıların rol aldığını araştırmamıza konu edindik. Kırgız tiyatrosunu genel bir paradigmadan gözlemlerken Sovyet dönemi ve sonrası sahne sanatında rol alan bu iki kuşak sanatçılarının tiyatroya kazanımlarını irdeledik. Gerek Rus tiyatrosuyla ilgili gerekse Sovyet rejimine bağlı ülkelerin tiyatrolarıyla ilgili “sistemin çöküşünden sonra” nasıl bir sürecin izlendiği hususunda yazılı kaynak bulmakta zorlanıyoruz. Bu anlamda Kırgız Milli Akademik Dram Tiyatrosu’nun bu süreçte nasıl bir yol ve yöntem izlediği, repertuarında nelerin olduğu araştırmamızın ana şemasını oluşturdu.
When it comes to the tradition, there is the first one that comes to mind: the Kyrgyz Manas Destana. The "Manas Destanı", which has taught the Turkish history, the Turkish culture and its details, has translated it from generation to generation with a musical or non-musical narrative style. There is no doubt that this tradition has influenced the Kyrgyz Theatre. When we look at the research of the theatre historians, we see more western-based studies. The serious research on the role and importance of the postmodernism stream in the world, in particular, appears to be from the West. Although there are studies on Russian theater in our country, it is a fact that the Soviet governed countries do not have enough studies on theatres. The artists in the 20th century struck the mark of the Kyrgyz theatre and 21. The recognition of the innovative stream of the century in the theatre, considering that it is unfortunate to do a work in the name of its recognition, we discussed how the Soviet period and then the Kyrgyz theatre passed exchanges, which artists played a role in the development of the theatre. While observing the Kyrgyz theatre from a general paradigm, we saw the achievements of these two generations of artists who played in the Soviet and subsequent stage art in the theater. It is difficult to find written sources about the process of "after the system's collapse" of the theatres of the countries associated with the Soviet regime. In this sense, the Kyrgyz National Academic Drama Theatre formed the main scheme of our research on what the path and method is followed in this process, what is in its repertoire.
Alan : Hukuk; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Benzer Makaleler
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley