On sekizinci yüzyıl, Osmanlı Devleti’nin kendine özgü dinamiklerinden uzaklaştığı ve yaşadığı toprak kayıplarıyla Batı karşısındaki üstünlüğünü kaybetmeye başladığı, sosyal ve kültürel alanda pek çok değişimin yaşandığı bir dönemdir. Bu yüzyılın sanat ve edebiyatında da -önceki yüzyıldaki seyrini değiştirecek ölçüde olmasa da- bazı farklılıkların, yeniliklerin varlığına şahit oluruz. Şair sayısında önceki asırlara nazaran büyük bir artış gözlenen ve bu bağlamda “şair ve şiir asrı” olarak zikredilen on sekizinci yüzyılda, sosyal yapıdaki sıkıntıların da etkisiyle şairlerin büyük bir kısmının hikmet vadisinde yürümeyi tercih ettikleri görülür. Hikmet vadisinde yürüyerek şiirlerinin kahir ekseriyetini hikemi bir üslup ile söylemeyi tercih eden şairlerden biri de Safî Mustafa’dır. Tezkirelerde ismi zikredilmeyen ve dolayısıyla hayatı hakkında herhangi bir bilgi bulunmayan Safî’nin, asıl isminin Mustafa olduğunu da bizzat kendisinden öğrenmekteyiz. Şairin, Milli Kütüphane’de “Eş’âr” şeklinde kayıtlı olan
Field : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|