On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısından itibaren tanıdığımız roman ve öykü, bir form olarak edebiyatımıza Batıdan gelmiştir. Bu zamana gelinceye kadar Türk toplumu, kurmaca-anlatı ihtiyacını halk hikâyesi, mesnevi, masal, efsane gibi birtakım geleneksel türlerle karşılamaktaydı. Ancak değişim kolay gerçekleşmedi. Cumhuriyet dönemine kadar emekleme devresi yaşayan Türk romanı, üslup, anlatım tekniği ve kurgu bakımından geleneksel anlatma formlarından büyük ölçüde etkilendi. “Geleneksel anlatma formlarından çağdaş romana” adını taşıyan bu yazı, romanın gelişim süreci içinde dönemin romanlarının dünyasından söz konusu etkinin izini sürmektedir.
Alan : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler; Spor Bilimleri
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|