Günümüz Hatay ilinin merkez ilçesi konumundaki Antakya’nın adı, kökeni itibariyle Büyük İskender’in komutanlarından olan Seleukos Nikator (Seleukos I) tarafından belirlenmiştir. Seleukos Nikator Antakya kentini M.Ö. 300’de Seleukos Krallığı’nın başkenti olarak seçmiş ve bu krali merkezi babası Antiokhus’a ithaf ederek, Antiocheia/Antiocheia olarak adlandırmıştır. Zamanla neredeyse Sardes’ten Hindistan’a kadar uzanacak geniş bir coğrafyanın başkenti olan Antiokheia, Seleukoslar’ın başkenti olmasının yanı sıra, Mısır’daki İskenderiye kentiyle birlikte Doğu coğrafyasında Hellenizmin kültür evrelerinin oluşumuna katkı sunarak, önemli bir merkez halini almıştır. Oldukça zengin bir etnisiteye sahip olan Antiokheia, başlangıçta dönemin kültürel ve dinsel açıdan merkez kenti olan Babil örnek alınarak kurulmuş, ardından tüm maddi ve manevi kültür varlıklarıyla bir Hellen kentine dönüştürülmeye çalışılmıştır. Aynı dönemde kadim kent Babil, Seleukos Krallarınca ziyaret edilmiş, buradaki tapınaklar restore edilmiş ve Babil kenti Seleukos Kralları tarafından, yarattığı tüm zenginlikleriyle koruma altına alınmıştır. Seleukos Krallarının Babil’de gerçekleştirmiş olduğu bu icraatlar, Babilce yazılmış çivi yazılı metinlerde kayıt altına alınmıştır. Antiokheia, Sami dil ailesinden olan bu Babilce kayıtlarda Antikiia/Antukiya/Antikiya olarak kaydedilmiş ve günümüz Antakya adının kullanımına kaynaklık etmiştir. Bu çalışmada, Seleukos Kralı Seleukos III Keraunos dönemine tarihlenen Babil çivi yazılı metnin (BCHP 12) ışığında günümüz Antakya yer adının etimolojik analizi ve bu yer adının Seleukoslar sonrasındaki süreçte geçirdiği değişimlerin genel olarak incelenmesi amaçlanmıştır.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|