Özet:

Aydın, sahip olduğu bilgi, görgü ve deneyim ile sıradan insanlardan farklı olarak içinde yaşadığı topluma ve tüm insanlığa yararlı olan, onlara öncülük eden kişidir. Aydın, aktif veya pasif olarak aynı zamanda bireylerin ve toplumların hayatına yön vermekte ve sahip olduğu ayırt edici özellikleri ile geleceği de belirlemektedir. 1950’li yıllar Kıbrıs adasının geleceğinin belirlenmesi açısından son derece önemli bir dönemdir. Uluslararası gelişmelerin ve ortamın etkisi ile self determinasyon ilkesinin önem kazandığı o dönemde Türkiye’de de karar verme sürecinin en üst konumunda bulunan hükümet 1923 yılından beri gündeminde yer almayan Kıbrıs ile ilgili stratejik ve insani olarak yeni bir politika belirlemek durumunda kalmıştır. Hükümetin son şeklini vereceği Kıbrıs politikasında Nihat Erim bir aydın olarak sahip olduğu Uluslararası Hukuk uzmanlığı ile kilit bir rol üstlenmiştir. Çalışmada Nihat Erim’in Kıbrıs konusunda o dönemde yaptığı önemli analizler ve değerlendirmeler incelenecektir. Çalışmada Erim’in hukuksal analizlerinin hükümetin Kıbrıs konusunda izleyeceği siyaseti belirlediği ve Taksim tezini sahiplenmesinde temel rol oynadığı tespiti yapılacaktır. Ayrıca Erim’in hükümetin Kıbrıs politikalarına yön veren Uluslararası Hukuk analizlerinin dışında bir aydın olarak çok yönlü vasıflarına dikkat çekmek için Kıbrıs ile ilgili yaptığı genel değerlendirmeler de kısaca ele alınacaktır. Çalışmada Erim’in kendisinin Kıbrıs konusunda yazdığı kitabı öncelikli olmak üzere birincil ve ikincil kaynaklar ile arşiv belgeleri kullanılacaktır.

Anahtar Kelimeler: