Görüntüleme
2.633
İndirme
290
Sesli Dinleme
13
Bu makale, modernite ile sosyoloji arasındaki ilişkiyi sekülerleşme, kentleşme ve dayanışma anlayışı kapsamında karakterize etmeyi amaçlamaktadır. Disiplin olarak sosyolojinin ortaya çıkışı aynı zamanda modernitenin ortaya çıkışı ile paralel olmuştur. Modernite farklı bir toplum anlayışı ve toplum yapısına vurgu yaparken sosyoloji ortaya çıkan bu toplumu ve yapıyı anlama ve açıklama çabasınınönemli parçası olmuştur. Çalışma modernizmin ortaya koyduğu yeni toplum anlayışını anlamaya yönelik ilk çalışmalardan Emile Durkheim ve Max Weber’in çalışmalarını inceleyerek modernite ve sosyoloji temeli arasındaki güçlü ilişkiyi açıklamak ve bu ilişkinin farklı yönlerine vurgu yapmayı hedeflemektedir. Modernitenin ortaya koyduğu farklılıklar toplumsal aktörlerin kendileri hakkında şüpheye düşmelerine neden olmuş ve bu bağlamda bir ontolojik güvensizlik durumu ortaya çıkmıştır. Bu durum kapsamında sosyologların sosyal değişim sürecine yönelik geliştirdiği düşüncelerden bazıları çalışmada incelenecektir. Durkheim ve Weber’in toplumsal düzen, değişim ve sosyal ilişkiyi ele alırken yaptıkları çalışmalara odaklanarak, sosyoloji geleneğinde iki temel metodolojik ve teorik düşünceyi göstermesi açısından son derece önemlidir. Bu düşünürlerin bilimsel çalışmaları ve modernite ile bağlantıları, Weber ve Durkheim'ın sosyal değişime karşı iyimser ve kötümser tavrı, sonuç bölümünde sorgulanacaktır. Durkheim ve Weber'in uzun soluklu teorik çalışmalarının ve sosyolojideki metodolojik varsayımların 19. yüzyıldaki sosyal değişim karşısında konumlarını belirlemesi açısından modernizm ve sosyolojinin tanımları yapılırken iki terim de birbirini kullanmasının temel nedenleri tartışılacaktır.
This article aims to characterize the relationship between modernity and sociology within the framework of the concept of secularization, urbanization and solidarity. The emergence of sociology as a discipline has also been parallel with the emergence of modernity. While modernity emphasizes a different social understanding and structure, sociology has become an important part of the effort to understand and explain this society and structure that emerged. The study is aimed at exploring the work of Emile Durkheim and Max Weber from the first studies aimed at explaining the strong relationship between modernity and sociology foundations and emphasizing the different aspects of this relationship. The differences revealed by modernity have caused social actors to doubt about themselves, and in this context an ontological uncertainty has emerged. Some of the ideas developed by sociologists towards the process of social change will be studied in this case. Durkheim and Weber, focusing on their work on social order, change and social relationships, is extremely important to show two basic methodological and theoretical thinking in the sociology tradition. The scientific work and the connection of these thinkers to modernity, the optimistic and pessimistic attitude of Weber and Durkheim to social change, will be questioned in the result section. Durkheim and Weber’s long-death theoretical studies and the methodological assumptions in sociology determine their position in the face of social change in the 19th century, while the definitions of modernism and sociology will be made while the main reasons for the use of the two terms will be discussed.
Alan : Filoloji; Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Benzer Makaleler
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley