Ülkemizde 2017 yılı Anayasa değişikliği sonrası kamu personel rejiminin yeniden şekillendirilmesi kapsamında kamu personelinin sözleşmeli statüye geçirilmesi, kamu personelinin başarı kriterinin performans sonuçları ile ilişkilendirilmesi, üst düzey kamu görevlilerinin dışarıdan atanması ve görev sürelerinin sınırlandırılması konuları gündeme gelmektedir. Bu talepleri 1980’li yılların ortalarından itibaren gelişmiş ülkelerde uygulamaya konulan “Yeni Kamu Yönetimi” anlayışının kamu sektörünün yönetim tarzında meydana getirdiği değişimlerin bir yansıması olarak görmek gerekmektedir. Öyle ki 20 yy boyunca tüm kamu personel rejimine hakim olan Weber’in geleneksel bürokrasi teorisi, katılığı ve değişime karşı uyumsuzluğu nedeniyle 1980’li yıllardan itibaren ciddi şekilde eleştirilmeye başlanmıştır. Bunun sonucu olarak başta OECD Ülkeleri olmak üzere tüm dünyada kamu yönetiminin esnek ve performans odaklı formlara uyması ve sonuç odaklı faaliyette bulunması gerektiği tezinden hareketle “Yeni Kamu Yönetimi” anlayışının şekillendirdiği kamu personel rejimi uygulamaya sokulmuştur. Bu açıdan “Yeni Kamu Yönetimi” anlayışının geleneksel kamu personel rejimine yönelik etkilerinin sağlıklı analiz edilmesi ülkemizdeki değişim talebinin anlaşılması açısından önem arz etmektedir.
Field : Eğitim Bilimleri; Güzel Sanatlar; Hukuk; İlahiyat; Mimarlık, Planlama ve Tasarım; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Ulusal
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|