Bazı çağdaş İslâm hukukçuları borcun kaynaklarını tek taraflı hukukî işlem, akit, haksız fiil, haksız iktisap ve kanun olmak üzere beş kısma ayırırlar. Haksız fiil, hukuk düzeni veya kanunun uygun görmediği, başkasının malvarlığına, canına veya vücut bütünlüğüne zarar veren fiil demektir. Bir fiilin haksız fiil sayılabilmesi için dört şartın bulunması gerekir. Bu şartlar “hukuka aykırılık”, “kusur”, “zarar” ve “illiyet bağı” şartlarıdır. Makalemizde İslâm hukuku ile Türk pozitif hukuku literatür ve sistematiğinden yararlanarak “hukuka aykırılık=te’addî” unsurunu inceledik. Bilindiği üzere, hukuka aykırılık kavramı hukuk biliminin temel ve önemli kavramlarından biridir. Çünkü bir fiilin hukukî sorumluluk doğurması için o fiilin hukuka aykırı olması gerekir. Eğer bir fiil hukuk düzenine uygun ise, o fiil hukukî sorumluluk doğurmaz. Fakat fiil hukuk düzenini ihlâl ediyorsa, o fiil hukukî sorumluluk doğurur. Ancak hukuka aykırılığı ortadan kaldıran bazı sebepler vardır. Bu sebepler “hakkın kullanılması”, “yetkili makamın izni”, “görevin ifası”, “meşru müdafaa”, “zaruret”, “zarar görenin rızası”, “ihkâk-ı hak=kendiliğinden hak alma”, “üstün nitelikte kamu yararı veya üstün nitelikte özel yarar” ile “bilimsel araştırma ve eleştiri” durumlarıdır.
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|