Bu çalışma, Gustave Courbet’in 1855 yılında düzenlenen Paris Salon sergisi seçkisine tepki olarak açtığı Reddedilenler Salonu ile başlayan karşı oluşumların sanat tarihsel konumlarını; siyaset, felsefe, pedagoji vb. gibi disiplinlerle olan etkileşimleri içinde inceleyecektir. Bu amaçla çalışmanın sınırları; kurumsal işleyişin meşruiyetini reddeden inisiyatiflerin, günümüzde disipliner kuralları da genişleterek, sanatı siyasal örgütlenme ve direniş için nasıl araçsallaştırdığı fikri içinde kalacaktır. Bu sınırlar doğrultusunda kuramsal çerçeve; inisiyatiflerin etrafında örgütlendikleri kavramların sanatsal terminolojiye hangi sebeplerle girdiğini ve inisiyatiflerin bu kavramları hangi sosyal ve siyasal bağlamlarla kullandığını araştıran bir literatür taraması ile oluşturulmuştur. Bununla birlikte söz konusu kavramların tarihsel değişiminin, inisiyatiflerin form ve biçim anlayışına nasıl etki ettiği ve dönemin zihinsel yapılarının üretim sürecini nasıl değiştirdiği incelenecektir. Bu anlamda çalışmanın hedefi, inisiyatif kavramının düşünsel etkilerini açığa çıkarmak olduğundan, sanat tarihinin kronolojik ilerleyişini takip etmek yerine, ortaklaşılan kavramların sanatsal pratiklerdeki etkileri karşılaştırmalı olarak örneklendirilecektir. Bu amaçla çalışmanın ilk bölümü; sanatın iç disipliner yapısı bağlamında inisiyatif ve kolektifleşmenin ne anlama geldiğini tartışacak. Kavramsal tertibatı genişleten katılımcılık, ilişkisellik, eylemsellik gibi unsurların hangi dönemsel dönüşümlerle ve hangi sebeplerle inisiyatiflerin sanatsal pratiklerine dâhil olduklarını ortaya çıkarmaya çalışacaktır. İkinci bölümde, kurumsal olarak kabul edilen kavramsal sanat biçimlerinin karşı sanatı ne şekilde etkisizleştirdiği incelenecek. İnisiyatiflerin kamusal ağlar ve mekânsal pratikler yoluyla ortaya koydukları eylemselliklerinin aktivist bir model olarak nasıl kabul edildiğine değinilecektir. Son bölümde ise söz konusu aktivizmin sanat siyaset ilişkilenmesinde oynadığı rol ve potansiyelleri üzerinde durulacak. İnisiyatiflerin hem toplumsal ve hem de epistemolojik değişim için neden gerekli oldukları tartışılacaktır. Bu bölümde söz konusu tartışma çağdaş sanatta inisiyatiflerin düşünsel yapılarını besleyen felsefi düşünceler bağlamında ele alınacaktır.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|