456/1064’te Suriye’ye yerleşmeye başlayan Türkmenler, Halep yöresinden Filistin’in güneyine uzanan bir seyirle, 11. ve 12. yüzyıllarda Suriye’nin etkin bir topluluğu olarak öne çıkmışlardır. Suriye Selçuklu Sultanı Tutuş’un faaliyetlerinden ve Artukluların Kudüs’ü Mısır Fâtımî Devleti’ne terk etmesinden olumsuz etkilenen Suriye’deki Türkmen varlığı, Selçukluların Haçlı karşıtı faaliyetleriyle yeniden hareketlilik kazanmıştır. Bu süreçte Artukoğlu Necmeddin İlgâzî’nin hâkimiyetiyle Halep, bir Türkmen şehri hâline gelmiştir. 541/1146’da Musul Atabegi İmâdüddîn Zengî, Caber Kalesi’nde katledilmiş Musul Atabegliği’nin Suriye kısmı Halep ve çevresine Zengî’nin oğlu Nûreddîn Mahmûd hükmetmeye başlamıştır. Henüz emirliğinin ilk döneminde Türkmenlerle yakınlık kuran Nûreddîn Mahmûd Zengî, onları kendi askerî gücüne katıp hâkimiyet alanını düzenli olarak genişletmiştir. Nûreddîn Mahmûd, Türkmenlerin desteğini alarak Urfa’nın Haçlılar tarafından ikinci kez istilasını engellemiştir. Urfa Haçlı Kontluğu, Dımaşk Atabegliği ve Mısır Fâtımî Devleti’nin inkırazı ile Antakya Haçlı Prinkepsliği’ne karşı mücadelesinde Türkmenler, istikrarlı bir şekilde Nûreddîn Mahmûd’un yanında yer almışlardır. Nûreddîn Mahmûd, büyük başarılarına onların katkısıyla ulaşmıştır. Kaynak tarama yöntemiyle hazırlanan makalemizde “Türkmen” veya “Türkmenler” adının kaynaklarda bizzat anıldığı vakalar üzerinden, 11. ve 12. yüzyıllarda Suriye’de Türkmen varlığı ve Türkmenlerin Nûreddîn Mahmûd Zengî’nin başarılarına katkısı işlenmiştir.
After killing of his father Imad ad-Din Zangi in the Caber Fortress in 541/1146, Nur ad-Din Mahmoud Zangi started to rule in Aleppo and its surroundings in the Mosul-based Syrian section of Zangi Atabeg and had expanded his territory regularly thanks to communication with the Turkomans. Nur ad-Din Mahmoud thanks to the experienced military contributions of Turkomans, had prevented the second invasion of Urfa by the Crusaders, ended Urfa Crusader Count, Damascus Atabeg as well as Egyptian Fatimid and reached great successes in the fight against the Antakya crusader principality. In our article prepared by literature review method, the contribution of Turkomans to the success of Nur ad-Din Mahmoud was handled through the cases which referred the name of "Turkoman" or "Turkomans" in the sources.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|