Anadolu’nun doğal bir uzantısı olan Kıbrıs adası, bulunduğu konum itibariyle, Türkiye’nin hem güvenliğini, hem de Doğu Akdeniz siyasetini şekillendirmektedir. Adada Rum nüfusun artışa geçmesi ve sistematik olarak Türk nüfusun azalmasıyla birlikte, Türkiye, batı hattından sonra güney hattında da Rumlar tarafından kuşatıldığını düşünmüştür. Bu nedenle adada hiç Türk kalmasa bile, Türkiye’nin bir Kıbrıs siyaseti olmak zorundadır. Dahası adada dost ve müttefik Türklerin varlığı, Türkiye’nin kendisini güvende hissetmesine neden olmaktadır. Bu nedenle Türkiye, her zaman adada Türklerin de hakkının gözetildiği adilane ve kalıcı bir barışın tesisinden yana bir tavır belirlemiştir. Ancak sorun çözümlenemeden Rum tarafı Avrupa Birliği’ne üye olunca, tarafların müzakere masasına oturma isteği azalmıştır. Bütün bunlara ek olarak, adanın etrafında işletilebilir doğal kaynaklar bulununca, karmaşık Kıbrıs sorununa bir de bu durumdan yararlanmak isteyen güçlerin politikaları eklenmiştir. Bu çalışmanın amacı Kıbrıs’ın içine düştüğü bu karmaşık durumu taraflar açısından analiz etmektir.
Field : Ziraat, Orman ve Su Ürünleri; Spor Bilimleri
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|