Klasik şairler tarafından kimi zaman eserlerinin içinde yer alan bir hikâye şeklinde kimi zaman da şiirlerindeki bir mazmun ya da kavram olarak kullanılan Şeyh-i San’ân hikâyesi, ilk olarak Feridü’d-din Attâr’ın Mantıku’t-tayr’ında yer almış, hikâye Türk edebiyatında telif özellikler taşıyan müstakil bir mesnevi olarak Mostarlı Hasan Ziyâ’î tarafından yazılmıştır. Kaynaklarda hakkında pek az bilgi bulunan Ziyâ’î Mostar’da doğmuş bir Rumeli şairidir ve şiirlerinde Rumeli şairlerinde görülen atasözü ve deyimlere, Hristiyanlık ve Kalenderilik kültürüne ait unsurlara, yaşadığı çevreyle ilgili gerçekçi tasvir ve anlatımlara yer vermiştir. Şeyh-i San’ân Mesnevisi’nde şair, eseri boyunca öğretici nitelikler taşıyan nasihatlarını hikâyenin arasına serpiştirmiş bazen doğrudan bazen de dolaylı olarak okuyucuya bilgi vermeye çalışmıştır. Çalışmada eserde yer alan didaktik unsurlar “Dinî, Tasavvufî, Ahlakî, Sosyal Unsurlar” olmak üzere dört ana başlıktan oluşmaktadır. Bu dört ana başlığın “Dinî Unsurlar” bölümünde “Allah, Ahiret, Besmele, Din, Dua, Ecel, Hz. Muhammed, İbadet, İçkinin Zararları, İman, Kazâ, Kâbe, Ömür, Rüya, Tövbe”; “Tasavvufî Unsurlar” bölümünde “Aşk, Dünyanın Faniliği, Gönül Güzelliği, Nefsi Öldürmek, Öğüt, Tevekkül, Vahdet, Zora Katlanma” ; “Ahlakî Unsurlar” bölümünde “Ayıpları Görmemek, Fesatlık, İnat, Riya, Vefa”; “Sosyal Unsurlar” bölümünde “Atasözleri ve Özlü Sözler, Cehalet, Doğruluk, Dostluk, Mehr, Meslek Sahibi Olmanın Önemi, Öğüt Tutma, Şikâyet” alt başlıkları yer almaktadır. Çalışma bu başlıklar altında incelenerek eserin öğretici yönü ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır.
Field : Eğitim Bilimleri; Filoloji; Güzel Sanatlar; Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Journal Type : Uluslararası
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|