Çağımızda toplumsal değişmeye paralel olarak hızlı bir devinime ve deformasyona uğrayan kurumlardan biri de kuşkusuz ailedir. Kutsiyet atfedilen bu kurumsal yapının Nietzsche’nin tanımlaması ile çöküntüye (decadenz) uğraması şüphesiz toplumsal yapının da bozulmasına aracılık etmektedir. Cumhuriyetin ilanının akabinde, özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren sosyo-kültürel bu modernleşme anlayışının tüm toplumsal katmanlarda kendisini baskın şekilde hissettirdiğini söylemek mümkün görünmektedir. Tarihsel bir seyir izleyen modernite anlayışının aynı zamanda kentlerin sosyal dokusunun yeniden yapılanmasına, şekillenmesine zemin hazırladığı gibi toplumsal kurumun temel taşı olan aile yapısındaki olumsuz değişimlere de neden olduğu söylenebilir. Bu araştırma Batı (okzidantal) tarzı bir yaşam kültürünü benimseyenler ile Doğu orijinli (oryantal) geleneksel yaşam kültürünü sürdüren bireylerin “modernite” algısına ve beklentilerine yönelik korelasyonu ölçmeye ve tespit etmeye yöneliktir. Çalışma Türkiye evreninden hareketle Elazığ ve İstanbul illeri örneklemi üzerinde survey yöntemi ile yürütülmüştür. Basit-Rastgele Örnekleme ve random yöntemi ile belirlenen katılımcılara uygulanan anket sonuçları SPSS 16.0 programı yardımıyla basit frekans dağılımı ve yüzdelik dilimleri alınarak yorumlanmaya çalışılmıştır. Elde edilen veriler sonucunda bu araştırma için belirlenen hipotezleri destekler mahiyette önemli ve anlamlı bulgulara ulaşılmıştır.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|