Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 42
Kur’ân’ın Doğru Anlaşılması/İçselleştirilmesi ve Sosyal Hayatın Islahına Katkısı
2018
Dergi:  
Uluslararası 4. Sosyal Bilimler Sempozyumu (Asos Congress)
Yazar:  
Özet:

Dinin iyi anlaşılması, gereklerinin yerine getirilmesi ve buna paralel din hizmetlerinin düzgün yapılması, insanoğlunun saadeti için istenen bir şeydir. Bu bağlamda din; insanın misyonunu layıkıyla yerine getirmesini emreder. Bu konuda ülkemizde ve İslâm dünyasında sorular olduğu bir gerçektir. Bununla birlikte değişen değer yargıları ve bu hızlı değişimle gelen güvensizlik, umutsuzluk gibi sorunlar (Yavuzer 1982: 20; Ertürk 1981: 9), özellikle gençlerin pek çoğunda görülen şiddet, sosyal problemler ve karşılıklı saygı eksiklikleri hususları yanında onların değer yoksunluğundan etkilendikleri(UNESCO, 2005) gibi iddia ve tespitler sıklıkla dile getirilmektedir. Buna karşılık dini değerlerin insanlara, özellikle gençlere kazandırılması ailelerin ve ilgili kurumların da bu sürece katılım ve katkılarının arzulanan düzeyde olmasının(Wyrcik ve Rudasill, 2009) istenmesi vb. meseleler de gündeme gelmektedir. Bu arada yaklaşık elli sene öncesine göre, günümüzde dinin sosyal hayata daha etkin bir şekilde dönüşü (Düzgün 2012:7) gibi hususlar daha olumlu ve etkili faaliyetlerin yapılmasını zorunlu kılmaktadır. Bu gibi genel meselelerden sadece Kur’ân’ın anlaşılması, içselleştirilmesi ve din hizmetlerinin günümüz icaplarına göre yerine getirilmesi konularında, 1-Kur’ân’ın doğru, anlamına uygun bir dil ve gönül birliğiyle okunması (Sünen-i Ebî Dâvut 1952, I, 355; Sünen-i İbn Mâce 1952, I, 76 vd.), 2-Kur’ân’ın doğru anlaşılması, onunla diyalog kurulması ve bu şekilde onunla amel edilmesi, 3-Bu alandaki görevlinin (din görevlisi vd.) meslekî yeterliliğinin ve donanımının olması ve bu potansiyeli etkin, isabetli kullanması, farkındalık yaratabilmesi ve kendisini bu konularda geliştirmesiyle ilgili becerileri yakalayabilmesi gibi hususlarda bazı tespit, değerlendirme ve öneriler ortaya koymak istiyoruz. Bu durumda ilk akla gelen elbette Kur’ân’ın ilk emri olan ‘oku’(Alak,1) hitabına uygun okunması, gereği üzere anlaşılmasıdır. Kur’ân’da okuma bağlamında ve örnekleri hadis kaynaklarında görüleceği üzere okumayla ilgili gelen hadislerin büyük çoğunluğunda (Sahihu’l-Buharî 1978: I, 115; VI, 14,115; Sahîhu Müslim bi şerhi’n-Nevevî 1375: VI, 89; Sahihu’t-Tirmizî, Sevâbu’l-Kur’ân 1934: 2 vd.; Tefsir-i İbn-i Kesir 1952: 5. vd.) ‘‘kıraat’’ kelimesi kullanılır ki bunun, Kur’ân’ı anlayarak, bilinçli okumak yani aklın/düşüncenin devrede olduğu haliyle okumak olduğu anlaşılmaktadır. (Şerhu Şir’ati’l-İslâm 1320: 51.) Kıraatle onu anlama arasında bir bağ kurulmasının gerekliliğinin bilincinde olunması ve böyle bir etkileşimin insanı Kur’ın içselleştirilmesine götüreceği, öğütlerinin/buyruklarının dikkate alınacağı, ihlâsla ve titizlikle onun buyruklarına sarılmaya vesile olunacağı (Karagöz 2013: 20.) kuvvetle muhtemeldir. Bu da onun adına amacına hizmet olacaktır. Din görevlileri bu anlayışla, gönüllüleri ve mürşitler olarak hareket ederlerse, hem mesleklerini hem kendilerini seviyeli bir şekilde temsil edeceklerdir. Kur’ân’daki “Usve-i hasene”(Ahzâb 33/21 vd.) ifadesi gereği Hz. Peygamber’in ümmeti ve izleyicisi olarak görev yapacaklar hem de başarı ve muvaffakiyetlerinı daha da artıracaklardır. Böylece hem insanoğlunun saadetine katkıda bulunacaklar hem de yer yüzünde meydana gelen kötülük ve ölümlerden ‘‘Her kim bir can kurtarırsa, bütün insanları kurtarmış gibi olur’’( Mâide /32 vd.) ilâhî hitabının gereğini yapmış olacaklardır. Ama sadece resmiyet ve memuriyet zihniyetiyle hareket edildiğinde istenen başarının yakalanacağı gerçeği de açıktır.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler








Uluslararası 4. Sosyal Bilimler Sempozyumu (Asos Congress)
Uluslararası 4. Sosyal Bilimler Sempozyumu (Asos Congress)