Bu makale, İbn Sînâ hakkında yaygın olan kanaatin aksine, onun düşüncesinden yenilikçi görüşlerini ele alıp ispatlamayı amaçlamaktadır. Bu görüşe göre İbn Sînâ istidlâlî düşüncelere ek olarak, irfânî ve işrâkî düşüncelerden de yararlanmıştır; fakat onun işrâkî görüşleri didaktik istidlâllerinde ve İbn Sînâcı ekollerde gizli kalmıştır. Yani bu yazının amacı “aklî irfan” diye yorumlanabilen kişisel ve aklî tecrübeyi açmaktır. Bu görüşe (aklî irfana göre) göre İbn Sînâ’nın işrâkî risaleleri ve aynı şekilde onun el-İşârât ve’t-Tenbîhât’ının üçlü nematları-hepsi- yapı, görüş ve hedef olarak bir birliğe sahiptir. Ayrıca İbn Sînâ’nın felsefe külliyeti de bir düzene ve tek yapıya sahiptir. Bu düşünceler sadece onun işrâkî risaleler ile İşârât’ın son üç faslında ve satır aralarında yer almazlar, aynı zamanda onun felsefî sistemini oluşturan metinlerinde ve düşüncesinde onun diğer yazılarıyla beraber birlik amacını takip ederler. Buna göre İbn Sînâ’nın varlık anlayışı Aristo’nun varlık anlayışından farklıdır.
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|