Yirminci yüzyıl başlangıcı sayısız alanda büyük ilerlemelerin olduğu bir zamandı. Fakat, bu gelişim ve ilerlemeler, uygulanabilir bir alternatif sunmadan, kurulu normları ve sistemleri yıktı. Bu gelişim ve ilerlemeler, modern insana yerinden olma hissi, inanç kaybı, kaotik ve anlamsız bir hayat ile karşı karşıya bırakma gibi ciddi sorunlar ile baş başa bırakarak, Avrupa'da menfi yıkımların olduğu bir etkiyi de beraberinde getirdi. Joseph Conrad, 1899 yılında yazdığı Heart of Darkness (Karanlığın Kalbi) adlı eserinde bu bozulmayı; değerlerin ve ideallerin ayrışmasını konu etmiştir. Bu eserin kapsamlı ve analitik incelenmesi, edebiyata devrimci bir katkı sunarak, dönemin toplumu ve şartları hakkında değerli bilgiler sağlayabilir. Çalışmanın amacı, Joseph Conrad' ın kurgusundaki Batı toplumun derece derece çürümesine ve ayrışmasına analitik bir yaklaşım getirmektir. Roman, insanlar arasında yabancılaşmayı ve dehümanizasyonu ortaya koymaktadır. Dolayısıyla, görüleceği gibi, Conrad' ın edebi eseri, batıdaki ideallerin ve değerlerin aslında aldatıcı ve yanıltıcı olduğunu ortaya koymaktadır. Çalışma aynı zamanda, ahlak sağlama çabası olarak sunulan “medenileşme misyonu” un esasen ikiyüzlülüğünden dolayı hem sömürgecileri hem de sömürülenlerin acımasızca yaraladığını savunmaktadır.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|