Özet:

İnsanlık tarihinin gerçeği olan göçün nedenleri çeşitlendiği gibi niteliği de değişmiştir. Göç sadece politik değil, aynı zamanda ekonomik, sosyolojik ve ulusal sınırlara yönelen bir tehdit unsuru olarak da güvenlik meselesi haline gelmiştir. Devletler bu tehditle başa çıkmak için önlemlerini ve mücadelelerini arttırmaktadır. Bu çalışmada öncelikle uluslararası göç ile ilgili temel kavramlar açıklanmıştır. Ardından Avrupa Birliğinin ortak göç politikası oluşturma süreci ele alınmış ve özellikle güvenlik kaygısının bu sürece etkisi incelenmiştir. AB’nin göç politikalarında geldiği, “güvenli üçüncü ülke”,  noktasında etkili bir AB üyesi olan ve uluslararası göçün hedef ülkelerinden biri olan Almanya’nın tutumu, göç politikası ve özellikle mültecilerin konumu ele alınmıştır.  Araştırmanın amacı, “insan hakları” ile “güvenlik” arasında seçim yapmak zorunda kalan AB’nin tercihinin ortaya konması ve bu perspektifle Almanya’nın etkisinin değerlendirilmesidir. 

Anahtar Kelimeler: