Türkçe eğitimi, anlama ve anlatma becerilerinin kazandırılmasını hedefleyen bir beceri eğitimidir. Burada amaç teorik ezberden ziyade çıkarımlarda bulunmak, yeniden yorumlamak, değişik söyleyişlerde bulunabilmek, doğru ve düzgün ifadeler kurabilmektir. Bu davranışların öğrencide gelişebilmesi için öncelikle ona zihnini serbest bırakmayı öğretmek gerekir. Zihnini serbest bırakmak kişiye baktıklarına, dinlediklerine, duyduklarına karşı farklı algılama becerisi kazandıracağı gibi aynı zamanda tüm bunları farklı yorumlama ve ifade etme becerisi de kazandıracaktır. Türkçe eğitiminin buönemli amacı, ancak zihnimizdeki çağrışımları çoğaltarak, var olanları ise kullanmayı daha aktif hâle getirerek mümkün olacaktır. Nitekim çağrışımlar dünyanın zihnimizdeki algılanış biçimleridir. Çağrışımlar olmadan herhangi bir algılama ve ifade ediş de söz konusu olamaz. Alanla ilgili yapılan araştırmalarda ya da bugün uygulamada olan programlarda ve ders kitaplarında çağrışım tekniğine yer verilse dahi bunun uygulamasının yapılmadığı, bu tekniğin işe yarayıp yaramadığının tartışılmadığı, bilimsel etkinliklerinin ve uygulamaya dayalı istatistiksel verilerinin ortaya konmadığı görülmüştür. Bu nedenle araştırmada Türkçe eğitiminde çağrışımın neden kullanılması gerektiği, Türkçe eğitimi içerisinde çağrışımın hangi etkinliklerinden yararlanılabileceği, bu etkinliklerin uygulanmasının bilimsel sonuçları ortaya konulmuş ve sonuçların değerlendirilmesi sürecinde geçerlilik ve güvenirlik çalışmalarının sağlandığı bir ölçek oluşturulmuştur. Yaratıcı yazma teknikleri içerisinde beynin adeta tüm nöronlarını harekete geçiren, snapslar arası inanılmaz bağlantılar kurduran çağrışım tekniği okullarımızda çoğu zaman uygulanmamakta, uygulansa dahi hangi etkinlikleri kapsadığı ve sonuçlarının ne olduğu tam olarak ortaya konamamaktadır. Çalışmada bu eksikliği gidermek için deneysel yöntemle farklı ve aynı sosyo-kültürel özellikler gösteren üç okulda çağrışım tekniğini bazı şubelere öğretip bazılarına öğretmeden yazılar yazdırılmıştır, bu okullar arasında üstün yetenekli öğrencilere eğitim veren Bilim ve Sanat Merkezleri de bulunmaktadır. Bu yazıları hem çağrışım tekniğinin etkililiği açısından hem de sosyo-ekonomik durumun yazı başarısını etkilemesi açısından değerlendirilmiş, deney ve kontrol gruplarımız aynı öğretmenin derse girmesi, aile yapıları vb. bakımlardan denk tutulmaya çalışılmıştır. Her okul farklı sosyo-ekonomik durum gösterdiğinden her okulun deney ve kontrol grubu da farklıdır. Araştırma sonucunda çağrışım tekniğini öğretmek adına bir etkinlikler listesi, yazılı anlatımları değerlendirmek adına bir ölçek ve çağrışım tekniğinin öğrencilerin yazılı anlatım becerisini arttırdığına dair bulgular ve sosyo-ekonomik durumla bu bulguların karşılaştırması ortaya koyulmuştur. Bugüne kadar yapılan araştırmalarda çağrışım tekniğinin yazılı anlatım becerisi üzerine etkisi olup olmadığına dair uygulamalı bir araştırma yapılmamıştır. Yazılı anlatım becerisi üzerine yapılan çalışmalar bilindik teknikler üzerine yoğunlaşmıştır. Çağrışımın yurt dışında olduğu gibi ülkemizde de yazılı anlatımda kullanılabileceği hususu üzerinde durulmamıştır. Çağrışımla ilgili ders kitaplarındaki etkinliklerin bilimsellikleri tartışılmamış, bunlar da genelde ya dil bilgisi düzeyinde etkinlikler olarak kalmış ya da yazmayla ilgisi olsa dahi bir ölçeğe tabi tutulamamıştır. Araştırmanın alandaki bu eksikliği kapatacağı düşünülmektedir.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|