Atıf Sayısı
7
Görüntüleme
84
İndirme
31
Mezhepler, İslam düşünce tarihinin -tenkid edilse dahi- bir parçasıdırlar. Bu oluşumların sâlikleri arasında onaylanması zor bazı olayların vuku bulduğu tarihi bir hakikattir. Bununla beraber mezkûr teşekküllerin İslam düşünce dünyasının oluşumuna büyük katkı sağladıkları da su götürmez bir gerçektir. Zira her farklılık beraberinde yeni tezleri doğurmuş ve her tez de peşinden anti-tezler geliştirmiştir. Fikri hareketlilikler de İslam düşüncesini başka bir medeniyete nasip olmayacak bir kültürel zenginlikle taçlandırmıştır. Bu meyanda Hâricîler, İslam düşünce tarihinin ilk ortaya çıkan oluşumudur. Hâricîler tarihi süreçte çeşitli etkenlerle önce kendi içinde gruplara ayrılmış ve daha sonra bu gruplardan sadece İbâzîler günümüze kadar varlıklarını devam ettirmişlerdir. Teşekkül dönemlerinden itibaren Hâricîler entelektüel bir birikimden daha çok kılıç-kalkanla meşhur olmuşlardır. Bu durum onların ilmî faaliyetlere yeterince zaman ayırmalarını da engellemiştir. Bu sebeple tarihi süreçte oluşmuş olan Hâricî literatür diğer teşekküllere göre son derece azdır. Ancak Hâricîlerle aralarında bazı fikri yakınlıklar bulunsa da bu mevzuda İbâzîleri ayrı değerlendirmek daha sağlıklı sonuçlar elde etmenin yolunu açacaktır. Zira kaynaklarda Hâricî kategorisinde zikredilen eserlerin neredeyse tamamı İbâzîlere aittir. Ayrıca İbâzîler çoğunlukla Hâricîlerle beraber ele alınıp bir ayırıma gitmeden değerlendirilerek ilmi literatürlerinin az olduğu ifade edilmektedir. Hâlbuki nüfuslarıyla kıyaslandığında ortaya koydukları eserlerin azımsanmayacak miktarlarda olduğunu ifade etmek mümkündür. Yapılan taramalarda -son zamanlarda sınırlı miktarda bazı araştırmalar yapılmış olsa da- İbâzîler hakkında yapılan çalışmaların ülkemizde yeterli miktarda olmadığı akademik camiada malum olan bir vakıadır. Binaenaleyh bu araştırma, gerek İbâzî tefsir alanında çalışmalar yapacak araştırmacılara bir katkı sağlamak gerekse İslam toplumunun bir parçası olan İbâzîlerle ilgili ülkemizde eksikliği hissedilen araştırmalara bir yenisini eklemek gayesiyle yapılmıştır. Dolayısıyla bu çalışmada Hâricî ve İbâzî grupların tarihi süreçte bugüne kadar oluşturdukları tefsir literatürlerinin ele alınıp tanıtılması hedeflenmiştir.
The Muslims are part of the Islamic history of thought – even if denied. It is a historical fact that some events have been difficult to confirm between these formations. But the truth is that the people of the Islamic world have made a great contribution to the formation of the Islamic world of thought. For every difference has brought together new theses, and every thesis has developed anti-theses. The intellectual movements have also crowned the Islamic thought with a cultural wealth that will not be transferred to another civilization. This is the first form of Islamic thought in history. The Harycists in the history process first divided into groups with various factors, and then from these groups only the Abhazists continued their existence until today. From the time of thanksgiving, the Harrians became more famous with the sword-calcan than an intellectual accumulation. This also prevented them from spending enough time on their scientific activities. Therefore, the literature that has been formed in the historical process is extremely small compared to the other entities. But if there are some relationships between them, it will open the way to obtain healthier outcomes in this position. Almost all of the works mentioned in the Hâriî category belong to the Ibâsî. They are often the ones who do not know, but they are the ones who do not know, and they are the ones who do not know. In comparison with the population, it is possible to say that the works they show are in unlimited amounts. In the scans done - although some research has been done in the last few years - the studies on the Basics are a case that is not sufficient in our country in the academic community. This research has been done in order to provide a contribution to the researchers who will work in the field of Ibiza interpretation and to add a new to the research that feels missing in our country on Ibiza, which is part of the Islamic society. Therefore, in this work the aim is to discuss and promote the interpretation of the literature they have created in the historical process of the Hariri and Ibazi groups.
Sects, even if criticised, are a part of the history of Islamic thought. It is a historical fact that some events that are difficult to confirm have occurred among the followers of these formations. However, it is also an undeniable fact that the aforementioned organizations contributed greatly to the formation of the Islamic thought. Because each difference has given rise to new theses and each thesis has caused the development of related anti-theses. This intellectual mobility has crowned Islamic thought with a cultural richness that has not been bestowed on any other civilization. Khâridjites are the first occurrence in the history of Islamic thought related to the subject matter. In the historical process, the Khâridjites were first divided into groups within themselves and only the Ibâdites of these groups have survived to the present day. From the very beginning of their formation period, Khâridjites have become more famous for sword-shield than being famous for an intellectual literature. This tendency also prevented them from devoting enough time to scientific activities. That’s why, the Khâridjite literature which has been formed in the historical process is extremely scarce compared to the other sects. However, this does not mean that there are none of their works. In this study, the exegetical literature of the Khâridjite/Ibâdite schools, from past till today, is examined.
Alan : İlahiyat
Dergi Türü : Uluslararası
Makale Detay 
Atıf Yapanlar
Benzer Makaleler
PDF Görüntüle
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
