Sinema filmleri arasındaki biçimsel farklılıklar, belirli uzlaşımlar çerçevesinde oluşur ve bu farklılıkları belirleyen en önemli unsur "kurgudur". Tecimsel popüler filmler, biçimsel olarak seyircinin aşina olduğu klasik devamlılık kurgusunun uzlaşımlarını kullanırlar. Klasik devamlılık kurgusu, klasik anlatı sinemasının 20. yüzyıl boyunca ve günümüze kadar kullanmış olduğu bir takım egemen biçimsel teknikler olarak tanımlanır. Bu tarz, en temel hedefini gerçekleştirebilmek için bir takım belirli kurgu prensiplerine dayanır. Bu hedef, seyircinin bir film seyretme eylemi içerisinde olduğunu unutarak aslında gerçekten olan bir şeye tanık olduğuna inanmasını sağlamaktır. Popüler Türk sinema filmlerinde de bu uzlaşımlar sürdürülmektedir. Buna karşın tecimsel sinemanın dışında kalan ve tartışmalı bir biçimde genellikle sanat filmi olarak nitelenen filmler ise, çoğunlukla klasik biçimin uzlaşımlarından kaçınarak, çağdaş festival filmleriyle ilişkilendirilen ve uzun çekimlere dayalı, düşük tempolu ve dolayısıyla kurgunun minimal bir şekilde kullanıldığı bir estetikle şekillenen bir biçime sahip olma eğilimindedirler. Ancak Nokta (2008) ve Sen Aydınlatırsın Geceyi (2009) filmlerinde kullanılan kurgu biçimleri bütün bu biçimsel konvansiyonlardan farklılık göstermektedir. Bu nedenle bu iki film Türk Sineması’nın biçimsel olarak öne çıkan örnekleri arasında yer almaktadır. Bu çalışmada Nokta ve Sen Aydınlatırsın Geceyi filmlerinin belirli çekim dizileri "çekim-çekim çözümleme" yöntemiyle çözümlenerek, iki filmin de biçimsel farklılıkları ortaya konulmuştur.
Formal differences between films occur within certain conventions, and “editing” is the most efficient factor determining these differences. Popular commercial films use the conventions of classical continuity editing, which the audience is familiar with. Classical continuity editing -defined as a set of dominant formal techniques that classical narrative cinema used throughout the 20th century and up to nowadays - relies on a number of editing principles in order to
Formal differences among films occur within certain conventions, and “editing" is the most efficient factor determining these differences. Popular commercial films use the conventions of classical continuity editing, which the audience is familiar with. Classical continuity editing -defined as a set of dominant formal techniques that classical narrative cinema used throughout the 20th century and up to nowadays - relies on a number of editing principles in order to achieve its most basic goal. This goal is to make sure that the audiences believe that they are witnessing something really happened, forgetting that they are actually watching a film. Popular commercial films in Turkish Cinema maintain these conventions. The films that arguably called art films, on the other hand often tend to have an aesthetics which associated with contemporary festival films, that depends on long shots, slow tempo and hence uses editing in a minimal way. However, the editing styles used in Dot and Thou Gild'st The Even differ from all the conventions mentioned above and thus they appear among the most prominent modernist examples of late Turkish cinema in terms of form. In this study, the specific sequences of these two films are analyzed by using the "shot by shot analysis" method in order to prove their distinctness.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Uluslararası
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|