Görüntüleme
49
İndirme
16
Cumhuriyet ilan edildiğinde Anadolu’nun çoğu şehrinde elektrik yoktu. Halk, aydınlatma aracı olarak genellikle kandil ve gaz lambalarını kullanıyordu. Varlıklı aileler ise evlerini, fener ve lüks lambalarıyla aydınlatıyorlardı. İnsanlar yakacakları gazı gazhaneden temin ediyorlardı.1925 yılından itibaren de cep fenerlerinin de kullanılmaya başlandığını görmekteyiz. Şehir merkezlerinde caddelerin aydınlatılması fener direklerine asılan gaz fenerleri vasıtasıyla temin ediliyordu. Ancak, özellikle de kenar mahallelerde gaz fenerlerinin seyrek konulması ya da hiç konulmaması sıkıntıya yol açıyordu. Bu semtlerin insanları geceleyin karanlıkta yürümek mecburiyetinde kalıyorlardı. İlerleyen zamanda belediyeler lüks lambaları da satın aldı. Bu arada Radyum lambaları devreye girdi. Bu lambalar için uzun direkler dikildi. Yine resmi dairelerin, dükkanların ve evlerin aydınlatılması ise demir çengellere takılan kandiller, gaz lambaları, fenerler veya lüks lambalarıyla olmaktaydı. Afyonkarahisar’a elektrik getirilmesi konusunda 1927 yılı içerisinde ciddi bir çalışma başlatıldı. Vali Edhem Bey İstanbul’dan bir Fransız mühendis getirtti. Gecek ve Kışlacık taraflarında çalışmalar yaptırdı. Bu arada Eskişehir ve İzmit’deki elektrik tesisatlarını da incelettirdi. Vali Bey sonunda elektrik santrali yerine mazot ile çalışacak olan bir elektrik tesisatı kurdurmaya karar verdi. Bu amaçla Macar Ganz Şirketi ile bir mukavele imzalandı. 1928 yılı içerisinde Elektrik Santral Binası inşaatı tamamlandı. Şehir 1929 yılında ise elektrikle aydınlatılmaya başlandı. Elektrik santrali Afyon Vilayeti Muhasebe-i Hususiye Müdüriyeti adına kurulmuştur. Burada üretilecek elektrik için harcanacak mazot muhasebe-i hususiye bütçesinden karşılanmıştır.
When the Republic was declared, the majority of the towns of Anadolu had no electricity. People often used candles and gas lights as lighting tools. The wealthy families were lighting their homes with lights and luxury lights. People were providing the gas they would burn from the gas stations.Since 1925, we see that mobile lamps were also starting to be used. The lighting of the streets in the city centers was provided through the gas lights hanged on the lights. However, especially in the coastal neighborhoods, it was difficult to put or not put the gas lamps on the ground. The people were forced to walk in the dark at night. In the past, the municipalities also bought luxury lights. At the same time, the radium lamps were activated. These lamps are long. Again, the lighting of the official apartments, shops and houses was made with candles, gas lights, lights or luxury lights on the iron shells. A serious work was started in 1927 on the import of electricity to Afyonkarahisar. Governor Edhem Mr. brought a French engineer from Istanbul. He worked on the side of the night and night. He also examined the electrical facilities in Eskişehir and Izmit. Mr. Governor finally decided to establish an electric facility that will work with Mazot instead of the electric power plant. For this purpose, a contract was signed with the Hungarian Ganz Company. In 1928 the construction of the power plant was completed. In 1929, the city began to be lighted by electricity. The power plant was established on behalf of the Accounting-i Hususiye Müdüriyeti. The budget for electricity to be produced here is paid by the Mazot accounting.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Makale Detay 
Benzer Makaleler
PDF Görüntüle
Dergi Bilgisi
Eseri Dinleyin
Alıntı Yap
Bu Sayfayı Yazdırın
Paylaş
Mendeley
