20. yüzyılın başlarından itibaren dünya genelinde çocuk işçiliğini önlemek amacıyla pek çok sivil toplum kuruluşu tarafından çalışmalar yürütülmektedir. Bu kampanyalarda çocuk işçiliğinin yasal bir suç olduğu, çocukların sağlığını bozduğu ve zihinsel gelişimlerini olumsuz yönde etkilediği vurgulanmaktadır. Bu mesajların kitlelere iletilmesi sürecinde pek çok farklı kitle iletişim araç kullanılmaktadır. Özellikle son yıllarda çocuk işçiliğinin önlenmesine yönelik sivil toplum kuruluşları tarafından kamu spotu reklamlarının sıklıkla kullanıldığı görülmektedir. Bu çalışmada çocuk işçiliğine karşı hazırlanan kamu spotu reklamlarında hangi konuların açıklandığı ve hangi mesajların verildiği ortaya konulmaya çalışmıştır. Bu amaçla çalışma kapsamında amaçlı örneklem metodu kullanılarak belirlenen dört ülkenin (Hindistan, Paraguay, Portekiz ve Romanya) çocuk işçiliğine karşı hazırlanan kamu spotu reklamları incelenmiştir. Çalışmada nitel araştırma yöntemleri içerisinde yer alan göstergebilimsel analiz metodu kullanılmıştır. Çalışmada belirlenen dört kamu spotu reklamı ABD'li dilbilimci Charles Sanders Peirce'in göstergebilim kavramları özelinde analiz edilmiştir. Elde edilen bulgularda her dört kamu spotu reklamında da hüzün duygularına hitap edilerek, çocukların zor şartlar altında çalıştığına yönelik farkındalık oluşturulmaya çalışıldığı ortaya çıkarılmıştır. Diğer yandan çalışmada kamu spotu reklamlarında simgesel öğelerden sık yararlanıldığı ve böylece verilmek istenen mesajların insanların zihinlerinde kalıcı olmasının amaçlandığı sonucuna ulaşılmıştır.
Since the beginning of the 20th century, many civil society organizations have been conducting studies around the world to prevent child labour. These campaigns emphasize that child labour is a legal crime, that it disrupts children’s health and has a negative impact on their mental development. In the process of sending these messages to the crowds, many different mass communications tools are used. In recent years, public spots advertising has been frequently used by civil society organizations to prevent child labour. In this study, the public spot advertisements prepared against child labour were trying to reveal what subjects were explained and what messages were given. For this purpose, the public spot advertisements prepared against child labour in four countries (India, Paraguay, Portugal and Romania) identified using the sample method for the purpose of the study have been examined. In the study, the indicative analysis method is used within the quality research methods. The four public spot ads identified in the study were analyzed in particular in the concepts of indication by the U.S. linguist Charles Sanders Peirce. The findings found that every four public spots advertising also addressed the feelings of sadness, trying to create awareness that children work under difficult conditions. On the other hand, the study found that the public spot ads often used symbolic elements and thus intended that the messages to be given are permanent in people’s minds.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|