Halkın avukatlığını üstlenerek, temel insan hak ve özgürlükleri hususunda birey ve devlet arasında bir köprü olan kamu denetçiliği kurumu (KDK) Türkiye’de 2012 senesinde 6328 sayılı yasa ile kurulmuştur. Bir toplumdaki her bireyin devletten beklentileri aynı olmayacağı gibi devletin uyguladığı kamu politikaları da her kesimi eşit etkilememektedir. Bu noktada toplumsal cinsiyet şemsiyesi altında toplayabileceğimiz toplumda kalıp yargılardan ötürü dışlanan kesimin kamu kurumları tarafından özel bir dikkat ve özenle takip edilmesi ve bu özelliklere duyarlı bir kamu politikası izlenmesi toplumda eşitliğin sağlanması bakımından bilhassa mühimdir. Bu makalede Avrupa eşitlik kurumları ışığında Türkiye’deki kamu denetçiliği kurumunun toplumsal cinsiyete duyarlılığının bir değerlendirmesi yapılmış ve kimi öneri ve düşüncelere yer verilmiştir. Uzun vadede toplumun kalıp yargılarında zihinsel dönüşümün sağlanması, kısa vadede kurumun çeşitli kanallar aracılığıyla tanınılırlığının artması, her ayrımcılık türüne ayrı denetçilerin bakması ve departmanların oluşturulması bu kapsamda öne sürülen tavsiye ve düşüncelerdir
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|