Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra, Osmanlı Devleti’nin hâkimiyeti altında bulunan çeşitli azınlık ve ulusların yaşadığı toprakların bilinen nedenlerle parçalanması, ordunun silahlarının alınması, Türk yurdunun galip devletlerarasında paylaştırılması ve ülkede mevcut devlet ve hükümet otoritesinin tamamen kaybedilmesinin bir sonucu olarak, ülkenin her yerinde büyük ölçüde huzursuzluklar baş göstermişti. Ülkenin her yerinde çete ve eşkıya faaliyetlerinin artması, azınlıkların mütarekenin 7. Maddesi`nden güç alarak kargaşa çıkarma çabaları ülkede güvensiz bir ortamın doğmasına neden olmuştu. Ancak Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasından sonra Osmanlı Devleti’nin seferberliğini ilan etmesiyle birlikte sabit jandarma birliklerinin subay, erbaş ve erlerin üçte ikisiyle seyyar jandarma birlikleri teşkil ettirilmesi ile boşalan jandarma birlik kadroları ise emekli subay ile askerlik çağındaki personelle tamamlatılması teşkilatta bir zafiyet yaratmıştı. Gerek seyyar jandarma birliklerinde Birinci Dünya Savaşında şehit olan tecrübeli jandarma personelinin eksikliği, gerekse geride kalan jandarma kadrolarının tecrübesiz personel ile doldurulması mütareke dönemi sonrası ortaya çıkan asayişsizliğin önemli sebeplerinden birini teşkil etmiştir. Bu çalışmanın amacı, Mondros Mütarekesi ile başlayan ve özellikle kırsal alandaki asayişsizliğin önlemekle görevli Jandarma Teşkilatının durumu analiz edilerek değerlendirilmesidir.
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|