Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
  Atıf Sayısı 3
 Görüntüleme 65
 İndirme 18
KIRIM TÜRKLERİNİN 1944 SÜRGÜNÜNÜN 70. YILINDA KÜLTÜR VE SANATTAKİ İZ DÜŞÜMLERİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER
2014
Dergi:  
Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi
Yazar:  
Özet:

Kadim bir Türk yurdu olan Deşt-i Kıpçak coğrafyasındaki Kırım yarımadası, tarih boyu toplumların buluşma noktası olmuştur. Bu yerin geçmişine kronolojik olarak bakıldığında; Tavırlar, İskitler, Hunlar, Kumanlar, Kıpçaklar, Altınordu, Hanlıklar ve Osmanlı dönemlerinden sonra da Rusların hâkimiyeti belgelerde görülmektedir. Şimdi Ukrayna devletinin özerk bir cumhuriyeti olarak Kırım’da Ruslar 1.600 000 Ukraynlar 635.700 Kırım Tatarları 350.000 Ermeniler 4.800 Bulgarlar 1.400 Rumlar 3.500 Almanlar 2.600 nüfusuyla hayat sürdürmektedir. 1774'de Kırım Hanlığının Osmanlı himayesinden çıkarılmasıyla,  Rus istilasına uğramış ve çeşitli baskılarla hayat orada yaşayanlar için karanlık bir ortama çevrilmiştir. İkinci Dünya Savaşı yıllarında, burada yaşayan bütün insanlar, Almanlarla işbirliği yaptıkları ileri sürülerek, bir gece yarısı silah zoruyla evlerinden alınmış ve bilinmeyen yerlere, insanlığa yakışmayacak davranışlarla sürgün edilmişlerdir. Kırım Türklerinin 1944 Sürgünü üzerine çok şeyler söylendi; destanlar, şiirler, tiyatrolar ve romanlar yazıldı. Ama insanlığın vicdanında maalesef “ Kırım dramı”  gereğince yankısını bulamadı. Dünyanın değişik yerlerinde çileli sürgün hayatından sonra Kırım’a dönüş yıllar sonra gerçekleşmiş olsa bile, Kırım’daki sürgünün bir “soykırım”  olduğu yeterince dile getirilemedi. 2005 yılında yapılan Kırım Millî Meclisi Kongresi sonrasında alınan “Soykırım”  kararı Ukrayna siyasetinin ve A.B.’nin ilgili organlarında yeterince değerlendirilme noktasına çıkarılamadı.  Tarihin karanlık sayfalarını ve ıstırap dolu acı günleri anlatmak yerine, geleceği güvenle yapılandırmanın yolu bu coğrafyada yaşayan insanlara açılmalıdır. Dünyanın değişik yerlerindeki Kırım Tatarları, Diasporada işbirliği ve güç birliğinin yollarını bularak, Kırım’da insanca yaşama konusunda ellerinden alınmış olan temel haklarını kazanmalıdırlar. İnsanca, dostça ve demokratik toplumların geliştirdiği ilkeler doğrultusunda bir paylaşım için çalışılmalıdır. Kırım Türklerine şimdilerde “Tatar” deniliyor. Ad ne olursa olsun, önemli olan insan onurudur. Yüreklerde ve beyinlerde varsa maziden izler, gizlense de bütün coğrafyada isimler eserler, hatıralar;  belgelerde kayıtlıdır “Türk” diye sayısız değerler. Gaspıralı İsmail’in: “Dilde, fikirde, işte birlik” sesi hâlâ yankılanır Bahçesaray’da, Akmescit’te ve diğer yerlerde.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Dikkat!
Yayınların atıflarını görmek için Sobiad'a Üye Bir Üniversite Ağından erişim sağlamalısınız. Kurumuzun Sobiad'a üye olması için Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı ile iletişim kurabilirsiniz.
Kampüs Dışı Erişim
Eğer Sobiad Abonesi bir kuruma bağlıysanız kurum dışı erişim için Giriş Yap Panelini kullanabilirsiniz. Kurumsal E-Mail adresiniz ile kolayca üye olup giriş yapabilirsiniz.
Benzer Makaleler


Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi

Dergi Türü :   Ulusal

Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi