Bu ümmetin alimleri, Peygamber’in sünnetine özellikle fitnelerin zuhurundan sonra ziyadesiyle önem göstermişlerdir. Böylece nebevî sünneti muhafaza etmek, derlemek ve isnadlarını incelemek için uzman kimseler ortaya çıkmıştır. Bunlardan bir İmam vardır ki onun şöhreti pek duyulmamıştır ancak hadiste büyük bir şânı vardır. O Hafız Muhaddis Vezir Ebû Fadl Cafer b. el-Fadl b. el-Hasan b. el-Furat’tır. İbn Hinzâbe künyesiyle tanınmıştır ve h. 308 yılında doğup 391’de vefat etmiştir. Biz de onu tanıtmaya, nesebini, doğumunu, yaşamını zikretmeye ve İhşidiler Devleti’nde yaptığı vezirlik dönemi hakkında bilgiler vermeye daha sonra hadis ilmindeki ilmi şahsiyetine, bu konudaki önemli musannefatına ve alimlerin kendisi hakkında yaptığı övgülere değinmeye çalıştık. İbn Hinzâbe, hadisi talep etmede ve alimlerin ilim meclislerine katılmadaki hırsıyla şöhret bulmuştur. Muhaddis ve hafız olana kadar sürekli ehl-i hadisin meclislerine katılırdı. Nitekim devrinin alimleri ve başkaları bu hususta ona şahitlik etmiştir. Uzak ülkelerden seçkin kimseler ondan ders almak ve ilminden yararlanmak için ona uğrarlardı. Ebu'l-Fadl İbn Hinzabe, Irak ve Mısır'daki hadis âlimlerinden dersler almıştır. Aynı şekilde İmam Dârekutnî gibi zamanının büyük âlimleri de ondan ders almışlar. Vezir İbn Hinzabe Allah'ın onu, ilmi ve âlimleri sevmesiyle ödüllendirmesine ilaveten ibadet ve takva sahibi olduğuyla da nitelenir. Gece namazına olan düşkünlüğü ve çokça sadaka vermesi de bu kabildendir Daha sonra kendisinin cerh ve ta'dil ilmine ilgisi açıklamak suretiyle onun suretiyle onun bu ilme yönelik çabalarını vurğulamayaolan ilgisin gayret ettim. Vezir Ebu'l-Fadl İbn Hinzabe bazı raviler hakkında değerlendirmelerde bulunmuştur ki bu, onun rical ilmi hakkındaki bilgisinin olduğunu gösterir. Bu, ancak Allah'ın bol ilim ve keskin hafıza verdiği kimselerin araştırabileceği hassas ve üstün bir ilimdir. Onun bu konudaki değerlendirmeleri genellikle cerh ve ta'dil eleştirilerini yapanlarla uyumlu olmuştur. O, İmam Darukutni’nin cerh ve ta’dildeki bazı sözlerinden nakilde bulunurdu. Bazen de diğer bazı âlimlerin sözlerinden alıntı yapardı. Görüşüyle uyumlu olduğunu gösteren sözlerde yorum yapmazdı. Büyük imamlar, râvinin cerh sebebini öğrenmek için İbn Hinzâbe'nin kitabına başvurmuşlardır ki bu, onun yeteneğini ve kitaplarının âlimler arasındaki yerini göstermektedir. Akabinde kullandığı cerh lafızlarını işlemeye çalıştık ki bu konuda ekseriyetle kullandığı kelime “zayıf” lafzıdır. Cerh'de İbn Hinzâbe'nin sözlerini nakledenler arasında, zamanında hadiste müminlerin emiri olan Hafız İbn Hacer de vardır. Bu, Vezir İbn Hinzabe'nin konumunu ve rical ilmindeki bilgisini gösterir. Sonrasında, diğer münekkit alimlerin sözleriyle kıyaslayarak tadil lafızlarına değindik. Taʿdîlde kullandığı lafızlar sika, şeyhun salih, sadûk, muğrakun fi’l-kitâbe ve daha başka lafızlardır. Vezir Ebu'l-Fadl İbn Hinzabe, bazı ricalin şeyhlerinin isimleri gibi küçük meselelerde olumsuz yorumlara maruz kalmıştır. Bazı görüşleri de büyük imamlar tarafından tercih edilmiştir.
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|