Gereç ve Yöntem: Girişimsel radyoloji bölümümüzde 01.01.2007-31.21.2008 tarihleri arasında 452 vakaya (54 kadın, 398 erkek) transtorasik biyopsi işlemi uygulandı. Lezyonçevresinde amfizem varlığı, biyopsi sırasında geçilen akciğer parankiminin uzunluğu, biyopsinin kavite duvarından yapılıp yapılmadığı, iğne trasesinde atelektazi, plevral kuyruk ve fissür varlığı lezyona bağlı faktörler; tipi, iğne kalınlığı, giriş sayısı işleme bağlı faktörler olarak değerlendirildi. Tüm değişkenler ki2 testi ile analiz edildi. Bulgular: 242 hastaya BT eşliğinde ince iğne aspirasyon biyopsisi, 210 hastaya ise BT eşliğinde kesici iğne biyopsisi uygulandı. 73 (%16) vakada pnömotoraks, 46 (%10) vakada pulmoner hemoraji gelişti. 16 (%3,5) olgumuza göğüs tüpü takılmasına karar verildi. Pnömotoraks gelişmesi için anlamlı olan risk faktörü geçilen parankimin uzunluğu ve giriş sayısıdır. Pulmoner hemoraji gelişmesi için anlamlı olan tek risk faktörü ise seçilen iğne tipidir. Sonuç: Bulgularımız, BT eşliğinde Transtorasik İğne Biyopsisi (TİB)’nin komplikasyon oranı düşük, güvenilir bir tanı yöntemi olduğunu doğrulamaktadır.
Field : Sağlık Bilimleri
Journal Type : Ulusal
Relevant Articles | Author | # |
---|
Article | Author | # |
---|