Özet:

İş sağlığı ve güvenliğinin temel amacı, kaza ve hastalık şeklinde ortaya çıkan tehlike ve risklerden çalışanları korumak, zararlarını ortadan kaldırmak, ortadan kaldırılamayan tehlikeleri kabul edilebilir seviyeye indirmek, fiziksel, sosyal ve ruhsal yönden tam iyilik halini hedefleyip yaşam kalitesini yükselterek çalışanların sağlığının olumsuz etkilenmesini önlemektir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de meydana gelen iş kazaları ve meslek hastalıklarının bir bölümü ölümle, bir bölümü ise sakatlanma ve yaralanmalarla geçici ve kalıcı iş göremezlik durumu ile sonuçlanmaktadır. İşverenler; işletmenin menfaatleri nedeniyle; çalışanlar, doğrudan olumsuz sonuçlarından etkilenen kişiler olarak, devlet ise, vatandaşlarının sağlık ve mutluluğunu düşünmek zorunda olduğu için iş sağlığı ve güvenliği konusu ile yakından ilgilenmek durumundadır. Bu nedenle iş yerlerinde iş kazaları ve meslek hastalıklarını önleme konusunda güvenlik kültürü oluşturulması ayrı bir önem taşımaktadır. Endüstri devrimiyle beraber çalışma hayatına katılan kadınlar, günümüzde en az erkekler kadar emeklerini sunmakta ve en az erkekler kadar iş yerlerindeki risk faktörlerinden etkilenmektedir. Bu çalışmada araştırmacılar, Bursa'da metal sanayinde çalışan kadınların iş yerlerindeki riskler hakkındaki farkındalıklarını ortaya koymayı ve İSG kültürü oluşumundaki önemini vurgulamayı hedeflemektedirler. Çalışmanın örneklemini metal sanayinde çalışan 1918 kadın oluşturmaktadır. Katılımcıların ortalama yaşı 31,49±6,85 ve işyerlerinde ortalama çalışma yılı 6,36±5,85'dir. Verilerin analizinde, faktör analizi, güvenirlik analizi, korelasyon ve regresyon analizi kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre kadın çalışanlarda, güvenlik kültürünün yerleşmesinde öncül nitelikte olan güvenli davranış ile risk algıları arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur.

Anahtar Kelimeler: