Özet:

Türk edebiyatında savaş konusunun yeterince ele alınıp alınmaması uzun süre tartışma konusu olmuş ve birçok düşünür farklı fikirler öne sürmüşlerdir. Bunlar arasında Türk edebiyatının ‘savaş’ teması bakımından oldukça zengin olduğunu savunanların yanı sıra bu konunun hiç ele alınmadığını iddia edenler de olmuştur. Bu iki farklı görüş incelendikten sonra şu sonuç çıkarılabilir: Türk tarihi savaşlar bakımından çok zengin olmasına rağmen, bu durum umulanın aksine Türk edebiyatına oldukça az yansıtılmıştır. Bu, Türk edebiyatında savaş ile ilgili herhangi bir ürün olmadığı anlamına gelmemelidir. Fakat, Batılı ya da Amerikan edebiyatı ile, hatta İsrail veya Filistin edebiyatları ile karşılaştırıldığında bu konunun oldukça az işlendiği göze çarpar. Sözü geçen edebiyatlarda savaş ve savaşın alt kategorilerini (savaş ve cinsiyet, savaş ve çocuk, bir savaş silahı olarak tecavüz, savaş ve milliyetçilik, savaş ve erkeklik, savaş ve diaspora, savaş ve göç, savaş ve travma, savaş ve engelli bireyler, savaş ve kadın, v.s) konu edinen çok sayıda kitap bulunmaktadır. Ancak Türk edebiyatı incelendiğinde, eserlerin genellikle “savaş ve milliyetçilik” teması etrafında şekillendiği görülür. Bu çalışmada özellikle erken dönem modern Türk edebiyatında savaş ve alt kategorideki temaların eksikliğinin temel nedenleri tartışılacaktır.

Anahtar Kelimeler: