Türkçe yazına bakıldığında sahnedeki kadınların, yoğunluklu olarak da tiyatrocu kadınların otobiyografilerini yazdıklarını görüyoruz. Sıra dışı hayatlar yaşamış, televizyon öncesi dönemin yıldızları olan tiyatro oyuncusu kadınlar, 90’lı ve 2000’li yıllarda otobiyografilerini yazmışlar ve anı kitapları kaleme almışlardır. Bu çalışma bağlamında Türkiye tiyatrosunun dört önemli kadın oyuncusu olan Macide Tanır, Şirin Devrim, Gülriz Sururi ve Nedret Güvenç’in otobiyografik metinleri ele alınmaktadır. Çalışmada, 1922-1930 yılları arasında doğmuş, aynı kuşak olarak değerlendirilebilecek dört oyuncu kadının, benzer bir toplumsal alanda ve daha özel olarak da aynı tiyatro kamusu içerisinde geçirdikleri yaşamlarını birer anlatı olarak nasıl kurdukları sorusunun cevabı aranmaktadır. Bu kadınlar neden otobiyografi yazıyorlar? Nasıl anlatılar ortaya çıkıyor? Onlardan önceki kuşağa mensup kadınlardan farklı olarak neler anlatıyorlar? Neleri anlatmıyorlar? Bu hayat hikayelerinde nasıl bir benlik kurgusu var ve toplumsalla olan ilişkisellik nasıl tesis ediliyor gibi sorular üzerinden otobiyografik metinlerin yeniden okunması amaçlanmaktadır.
When we look at the Turkish text, we see the women on the stage, intensely and the autobiographs of the theatrical women. The women theatrical actresses, who lived an extraordinary life, the stars of the pre-TV era, wrote their autobiographs in the 90s and 2000s and received memories books. In the context of this work, the autobiographical texts of Macide Tanır, Şirin Revolution, Gülriz Sururi and Nedret Güvenç, which are four major female actresses of the Turkish theatre, are addressed. The study is looking for the answer to the question of how the four actresses born between 1922 and 1930, which can be considered the same generation, built their lives in a similar social area and more specifically within the same theatre public as a story. Why do these women write autobiography? How do the stories appear? What do they say differently from the women who belonged to the previous generation? What are they not telling? The purpose of these life stories is to read autobiographical texts through questions such as how the self-fiction exists and how the relationship is established with society.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|