Bir yer yönünden mahallî idare olan belediyeler, kanun koyucunun verdiği yetkiye istinaden sermaye şirketleri kurabilmekte veya kurulmuş sermaye şirketlerine iştirak edebilmektedirler. Bunun neticesinde belediyeler, sermaye şirketlerinin paydaşı haline gelebilmektedirler. Belediyeler kanun gereği, kendi görev alanları ve hizmet alanları ile ilgili şirketler kurabilmekte kendi görev alanları ve hizmet alanları ile ilgili olan şirketlere iştirak edebilmektedirler. Bu durumun doğal bir sonucu olarak, söz konusu şirketlerin faaliyet alanı, belediyelerin görevleri ile ilgili alanlar olmaktadır. Ancak bu şirketler, belediyeden ayrı bir tüzel kişiliğe sahip olarak faaliyetlerini yürütmektedirler. Bu şirketler faaliyetlerini yürütürken ihtiyaç duydukları malları ve hizmetleri, kural olarak ihale mevzuatına tabi olmaksızın satın almaktadırlar. Ancak kanun koyucu, ihaleden yasaklama konusu bakımından bu şirketleri, ihale mevzuatına tabi tutmuştur. Yargı uygulaması ile idarî uygulama arasında ise, bu şirketler bakımından ihaleden yasaklama kararını kimin vereceği konusunda farklılıklar bulunmaktadır. Bu çalışmada, bu şirketler bakımından ihaleden yasaklama kararını hangi merciinin vereceği konusu incelenmeye çalışılacaktır.
Municipalities, which are local administrations in a position, may establish capital companies or participate in established capital companies under the authority given by the lawmaker. As a result, the municipalities can become shareholders of capital companies. Municipalities may, according to the law, establish companies related to their own fields of duty and services; they may participate in companies related to their own fields of duty and services. As a natural result of this situation, the area of activity of the companies concerned is the areas related to the tasks of the municipalities. However, these companies operate as a separate legal person from the municipality. These companies purchase the goods and services they need when carrying out their activities, as a rule, without subject to the tender legislation. However, the lawmaker, in terms of the prohibition of the tender, has subjected these companies to the tender legislation. Between judgment and administrative practice, there are differences in who will make the prohibition of the tender in terms of these companies. In this study, it will be attempted to examine which charity will issue the prohibition decision for these companies in terms of the tender.
Alan : Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|