Osmanlı döneminde iki yüz elli seneye yakın Çıldır eyaletinin merkezi olan Ahıska bölgesi, 1829 yılında Osmanlı Rus savaşından sonra yapılan Edirne antlaşması gereği Rus Çarlığında verilmişti. Bu bölgede yaşayan yüz bine yakın Ahıska Türkü Rus idaresine girip senelerce baskı ve zülüm çekmişlerdi. 1994 yılında İkinci dünya savaşında Rus lideri Stalinin Kafkasya sınırında yaşayan tüm halkları sürgüne tabi tutmuştu. Ahıska Türklerinin kaderi de o sürgünde çizilmişti. Orta Asya’ya sürülen Ahıskalılar, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’a yerleştirilmiştir. Ahıska Türkleri yıllar boyu anavatan topraklarından hep uzak kalmışlardı. Tam yetmiş beş sene vatan hasretini çekerek ülkeden ülkeye sürgün etmeye mecbur bırakılmışlardır. Ancak, Ahıska Türkleri hiçbir zaman atalarına ait kültür, dil, din, örf ve adetlerine unutmamış ve ihanet etmemişlerdi. Namusu ve şerefi ile sürgün edildikleri tüm ülkelerde anın teriyle çalışır ekmeklerini taştan çıkarmışlardı. Bununla beraber, Ahıska Türkleri sürgünden günümüze kadar yaşadıkları o acı dolu günleri unutmamış ve tüm yaşadıklarının ağırlığı onları terk etmemiştir. Bu nedenle Ahıskalılar birbirine daima kenetlenmiş bir şekilde yaşar, ailelerinden uzak ev kurmazlar. Anne babalar istisnasız çocukların birisi ile kalmaktadırlar. Ayrıca, Ahıskalılarda akraba ilişkileri de çok güçlüdür.
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|