Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 ASOS INDEKS
 Görüntüleme 19
Dynamics of the Approach to ‘The Other’ in Ottoman State and Its Reflections in the Field of Education
2020
Dergi:  
ULUM
Yazar:  
Özet:

Öteki, kişi ya da bir grubun kendini tanımladığı özelliklerin dışında kalanları ifade eden bir kavramdır. İnsan ve toplumlar bireysel ve kültürel açıdan birbirlerinden farklı özellikler taşırlar. Farklılık, hayatın her alanında görülen bir olgudur. İnanç, dil, etnik köken ve kültürel alanlardaki farklılıklar aslında insan hayatına anlam ve değer katan olgulardır. Bununla birlikte söz konusu farklılıklar çoğu kez birer çatışma nedeni haline de gelebilmektedir. Farklılıkların korunması, yaşatılması, saygı duyulması ve insan hayatının zenginliği olduğunun öğretilmesi, çatışmaların önlenmesi ya da asgari düzeye çekilebilmesi açısından mutlaka gereklidir. Bütün bunların gerçekleştirilebilmesi ise eğitim ve hukuki düzenlemeler ile mümkün olabilir. Kültürel farklılıkların bir arada yaşaması anlamını taşıyan çok kültürlülük, insan top-lumlarının temel özelliklerinden birisidir. Bu nedenle, toplumda farklılıklarla ilgili yaşanan sorunlar ve çözüm yollarının da dünden bugüne ortak tarafları vardır. Bu düşünceden hareketle makalenin amacı, çok kültürlü yapıya sahip Osmanlı toplumunda, İslam dışındaki inançlara mensup tebaanın eğitim haklarının hukuki kaynakları ve bu hakkın nasıl kullanıldığının tanıtılmasıdır. Öncelikle Osmanlı hukuk sistemi İslam Hukukuna dayanmaktadır. İslam hukukunda Müslüman ve gayrimüslimlerin görev ve sorumlulukları birbirlerinden ayrılmıştır. Ancak bu farklılık gayrimüslimlerin inanç, ibadet, eğitim, seyahat ve ticaret gibi temel hak ve hürriyetlerden mahrum oldukları anlamına gelmez. İslam hukuku, farklı inanç mensuplarının temel haklarını, kendi yapısı içinde güvence altına alır. Bunun ötesinde Türk devlet an-layışında, farklılıkların hukuki hakları kullanmalarına saygılı olmak geleneği vardır. Bu itibarla Osmanlı Devleti din ve devlet geleneğine bağlı gerekçelerle farklı etnik köken ve dînî inançlara mensup tebaasının eğitim haklarına saygılı olmuş ve kullanmalarına engel olmamıştır. Osmanlı Devleti’nde eğitim sistemini Tanzimat öncesi ve sonrası olarak iki döneme ayırmak gerekir. Her iki dönemde de Müslüman ve gayrim-üslimlerin eğitim kurumları temel özellikleri açısından birbiriyle benzer özellikler taşır. Her iki grubun eğitim kurumları vakıflar tarafından desteklendiği gibi amaç, program ve öğretmenleri de dini niteliklidir. Tanzimat döneminde 1869 yılında Maarif-i Umumiye Nizamnamesinin hazırlanmasından sonra eğitim üzerindeki dînî etki, yerini toplumsal ihtiyaç ve eşit vatandaşlık haklarına dayanan bir anlayışa terk etmiştir. Eğitim faaliyetleri daha önce sadece cemaat vakıflarına bağlı olarak yerine getirilirken, Tanzimat döneminde bu kurumların yanı sıra resmi devlet okulları (mektep) da kurulmuştur. Eğitim sisteminde yapılan düzenlemeler sonucunda askeri ve sivil devlet okullarına bütün vatandaşlar ayırım yapılmadan kabul edilmiştir. Yeni eğitim sisteminin planlandığı komisyonlarda gayrimüslim üyeler de yer almıştır. Böylece eğitim alanında hem idare hem de anlayış olarak laik bir yapıya doğru adım atılmıştır. Eğitim teşkilatının kapsamlı olarak düzenlendiği Maarif-i Umumiye Nizamnamesinde gayrimüslimlerin kendi cemaatleri için ayrıca özel okullar açmalarına izin verilmiştir. Yine bu yasal düzenleme ile ilkokulların her cemaat için ayrıca açılması ve programda yer alan din derslerinin de farklılıklara göre okutulması kararlaştırılmıştır. Orta dereceli okulların programlarında II. Abdülhamit döneminden itibaren İslam din derslerine yer verilmiş; ancak gayrimüslimler muaf tutulmuştur. Orta dereceli mekteplerde din dersler-ine yer verilmesinin nedeni, gayrimüslimlerin devlet okulları yerine genellikle kendilerinin kurduğu özel cemaat ya da yabancı mekteplerini tercih etmeleridir. Osmanlı Devleti hukuki olarak “öteki” yahut “azınlık” statüsünde tuttuğu gayrimüslimlere eğitim alanında haklar tanımıştır. Bu haklar sayesinde asır-lar boyunca Osmanlı idaresinde yaşayan hiçbir dini ve etnik yapı yok olmamış, bütün farklılıklar dini ve kültürel kimliklerini korumuştur. Bu anlayış ve uygulama, günümüz toplumları için de dikkate alınması gereken önemli bir tecrübe olarak kabul edilmelidir.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler




ULUM

Dergi Türü :   other

ULUM