Salgın hastalıklarla mücadele etmek devletin asli görevleri arasında yer almaktadır. Yaşam ve sağlık hakkı yanında diğer hakları da tehdit eden salgının önlenmesi ve bitirilmesi için tedbirler alınması şüphesiz kamu yararınadır. Ancak alınacak tedbirler ile temel hak ve özgürlüklere müdahale hukuk devleti sınırları içinde gerçekleşmelidir. Türkiye’de koronavirüs salgını ile mücadele yoğun bir şekilde devam ederken, alınan kararların mevcut anayasal ve kanuni hükümlerle uyuştuğu söylenemez. Anayasa temel hak ve özgürlüklerin kanunla sınırlandırılabileceğini hüküm altına alırken, uygulamada tedbirler genelgelerle alınmaktadır. Alınan kararlar Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ve İl İdaresi Kanunu’na dayandırılmakla birlikte, bu kanunların hüküm içermemesi ve mevcut hükümlerin belirsiz olması sebebiyle birçok kararın hukuka aykırılığı sorunu ortaya çıkmaktadır. Alman hukukunda ise alınacak tedbirler genelgelerle değil, kanunla belirlenmiştir. Salgın ile mücadelede nispeten yeni olan kanunda, koronavirüsle daha etkili mücadele amacıyla, değişikliklere de gidilmiştir. Kanunda salgınla mücadelede alınacak tedbir ve kararlar tek tek sayılmış ve idarelere sınırlı kararname çıkartma yetkisi tanınmıştır. Almanya’da salgınla mücadelede diğer idarelerin yanında asli görev Sağlık Bakanlığına verilmiştir. Alman salgınla mücadele kanununun farklı maddelerinde alınabilecek tedbirlere ilişkin olarak hangi temel hak ve özgürlüğün sınırlandırılabileceği açıkça belirtilmiştir. Alman Anayasa’sında temel hak ve özürlüklerin sınırlandırılmasında kanuna dayanma hükmü yanında seyahat özgürlüğü ve konut dokunulmazlığı hakkının salgın sebebiyle de sınırlandırılabileceği hüküm altına alınmıştır. Almanya’da alınan kararlara karşı açılan idari davalarda mahkemeler açık kanuni dayanağa işaret ederek tedbirlerin hukuka uygunluğuna karar vermektedir. Ayrıca alınan kararlar sebebiyle uğranılan zararların giderileceği kanunda düzenlenmektedir. Koronavirüsün ortaya çıkmasından günümüze uzun bir süre geçmesine rağmen salgın bitirilememiş ve dönemsel olarak artışlar yaşanmaktadır. Avrupa’da kaldırılan tedbirler geri getirilmekte, temel hak ve hürriyetler sınırlandırılmaktadır. Türkiye’de de tedbirlerin tekrar getirilmesi temel hak ve özgürlüklerin sınırlandırılması olasıdır. Bu nedenle alınacak kararların hukukiliğini güvence altına alabilmek için kanun koyucunun Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nu güncel şartlara uyarlaması ya da yeni bir kanun çıkartması, ayrıca diğer kanunlarda da değişikliklere gitmesi elzemdir.
Fighting infectious diseases is one of the main tasks of the state. There is no doubt that taking measures to prevent and end the epidemic that threatens other rights in addition to the right to life and health is of public benefit. However, the measures to be taken and the intervention in fundamental rights and freedoms must take place within the limits of the rule of law. While the fight against the coronavirus epidemic in Turkey continues intensely, it cannot be said that the decisions taken are consistent with the current constitutional and legal provisions. While the Constitution states that fundamental rights and freedoms can be restricted by law, measures are taken in general. Although the decisions made are based on the Public Health Act and the Provincial Administration Act, the issue of lawlessness of many decisions arises because these laws do not contain the provisions and the current provisions are uncertain. In the German law, the measures to be taken are determined not by general rules, but by law. The law, which is relatively new in the fight against malignant, has also changed in order to combat more effectively the coronavirus. The measures and decisions to be taken in the fight against the epidemic in the law are counted individually and the authority to issue decrees is limited to the administrative authorities. In Germany, the main task in the fight against the epidemic was given to the Ministry of Health, along with other administrations. It is clearly stated which fundamental rights and freedoms may be restricted in relation to the measures that may be taken in the various articles of the German Anti-Epidemic Act. In the German Constitution, the limitation of fundamental rights and disadvantages, in addition to the provision of law, the right to freedom of travel and immobility can also be restricted due to the epidemic. In administrative cases against decisions made in Germany, the courts determine the legality of the measures by indicating the open law basis. The law also regulates the damages caused by the decisions taken. Although the coronavirus has passed a long time since the emergence to the present day, the epidemic has not been completed and periodically there are increases. The measures removed in Europe are being recovered, the fundamental rights and freedoms are being restricted. In Turkey, the reintroduction of measures is likely to limit fundamental rights and freedoms. Therefore, in order to ensure the legality of the decisions to be made, it is necessary that the lawmaker adapts the Public Health Act to the current conditions or adopts a new law, as well as changes to other laws.
Alan : Hukuk
Dergi Türü : Ulusal
Benzer Makaleler | Yazar | # |
---|
Makale | Yazar | # |
---|