Kullanım Kılavuzu
Neden sadece 3 sonuç görüntüleyebiliyorum?
Sadece üye olan kurumların ağından bağlandığınız da tüm sonuçları görüntüleyebilirsiniz. Üye olmayan kurumlar için kurum yetkililerinin başvurması durumunda 1 aylık ücretsiz deneme sürümü açmaktayız.
Benim olmayan çok sonuç geliyor?
Birçok kaynakça da atıflar "Soyad, İ" olarak gösterildiği için özellikle Soyad ve isminin baş harfi aynı olan akademisyenlerin atıfları zaman zaman karışabilmektedir. Bu sorun tüm dünyadaki atıf dizinlerinin sıkça karşılaştığı bir sorundur.
Sadece ilgili makaleme yapılan atıfları nasıl görebilirim?
Makalenizin ismini arattıktan sonra detaylar kısmına bastığınız anda seçtiğiniz makaleye yapılan atıfları görebilirsiniz.
 Görüntüleme 32
Abbasilerin İran’daki Vasal Devlet Hükümdarlarına Verdikleri Payeler ve Siyasi Karşılıkları
2022
Dergi:  
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi
Yazar:  
Özet:

Bize ulaşan en eski kaynaklardan anlıyoruz ki insanoğlu statüsü, ırksal özellikleri, kültürü, dini vs. konumuna göre muhataplarını öz isimleri yanında birçok farklı adlandırmalarla anar olmuşlardır. Araştırmamızın temel konusu olan Arapça lakap ve unvanlar da izah ettiğimiz bu zaruretin sonucu olarak ortaya çıkmıştır. İslâm kültür ve medeniyetinin teşekkülünden önce Bizans ve Sâsâni imparatorlukları başta olmak üzere bütün medeniyetlerde özellikle seçkin sınıf olarak kabul edilen grup mensupları için isimleri dışında farklı unvanlar kullanılmıştır. Elbette cahiliye Arap toplumu da bundan fazlası ile etkilenmiştir. İslam’ın hızlı bir şekilde yayılışı ve farklı medeniyetlerden etkileşimle oluşturduğu siyasî ve bürokratik yapı içerisinde dini figürleri kullanılarak yeni bir adlandırma daha doğrusu lakaplandırma yoluna gidilmiştir. Öyle ki, birçok yöneticinin asıl ismi gölgede kalmıştır. Emevî devletinin katı merkeziyetçi yapısı aşırı bir taltife veya tanımlamaya ihtiyaç duymayacak otoriter bir devlet yönetimini gerekli kılmaktaydı. Dolayısıyla halifenin kendini tanımlaması için ekstra bir lakap veya unvana çok da ihtiyacı yoktu. Abbâsî ihtilali ile birlikte siyasî anlayıştaki köklü değişim isimlendirme stratejilerinde de büyük bir başkalaşmaya yol açmıştır. Aslında bu yönetim anlayışındaki farklılaşmayı en kısa yoldan unvanlar üzerinden anlatmak mümkündür. Abbâsî halifelerinin şöhrete kavuşmuş isimleri lakaptan başkası değildir. Allah lafızları ile bezenmiş bu isimler aslında tebaaya dini hassasiyeti gösterme gayretinden ibarettir. Diplomasi dilindeki hassasiyet kurulan özel dîvânlarla daha da ön plana çıkmıştır. Din dili ile siyaset dili iç içe girmiş, yaratıcının yeryüzündeki temsilcisi konumda olan halife etrafına lakaplar/unvanlar dağıtır olmuştur. Bu uygulamanın fiili durumunu vasal devletlerle ilişkide müşahhas olarak görmekteyiz. Abbâsîler döneminde öncelikle yarı bağımsız daha sonra bağımsız olarak ortaya çıkan devletlerle hilafet arasındaki ilişkilerin düzeyi zaman ve şartlara göre farklılıklar arz etmiştir. Abbâsî devletinin siyasi gücü ile orantılı olarak bu devlet başkanlarına değişik payeler verilmiştir. Bu araştırmada Horasan ve Mâverâunnehir bölgesinde kurulan siyasi anlamda oldukça önemli faaliyeteler yürüten vasal devlet hükümdarlarına verilen unvanların arka planı ortaya konmaya çalışılacaktır. Türk tarihi açısından da oldukça önemli olan ve bölge ile hilafet merkezi Bağdat arasında köprü vazifesi gören Tâhiriler, Sâffâriler ve Sâmânilerin siyasi, dinî, sosyal yapısının daha sağlıklı anlaşılması adına önemli tespitler ortaya konmaya çalışılmıştır. Bu üç vasal devletin yıkılışı akabinde kurulan Türk imparatorluklarının siyasi ve bürokratik şekillenmelerindeki tarihsel sürecin bilinmeyen yönlerini keşfetme adına ele alınan konunun ehemmiyet arz ettiğini düşünüyoruz. Aslında bugün dahi farklı İslam coğrafyalarında statü tayini ve siyasi alanın tertibi açısından kullanılan payelerin tarihi anatomisinin keşfedilmeye çalışıldığı söylenebilir. Her şeyden önemlisi burada mevâlinin Arap iktidarı ile iletişim boyutunun köşe taşları keşfedilmeye çalışılmıştır. Mâverâunnehir ve Horasan coğrafyalarının İslâm fetihleri öncesi konumu ve özellikle Türk göçleri ile hızlanan nüfus akışkanlığı bölgenin Abbasîler dönemi siyasî oluşumunda önemli bir faktör olmuştur. Vasal devlet hükümdarlarına verilen unvanlarda tarihsel arka plan göz önünde tutulmuştur. Mısır’da kurulan bir Türk devlet başkanına halife tarafından eski Türk kültüründeki İhşid unvanının veriliyor olması dikkate şayan bir durumdur. Doğudaki vasal devletlerde buna benzer daha bir çok örnekle karşılaşma imkânımız vardır. Çalışmamızdan elde ettiğimiz çıkarım hilafet merkezi ile bağlı devletler arasında siyasî bağlantıda unvanların belirleyici bir rol üstlenmiş olmasıdır. Bu bir taraftan merkezle yerel yöneticiler arasındaki balansı düzenlerken diğer taraftan halkın gözünde sultanların maddi olduğu kadar manevi mertebesini tayin etmektedir. Aslında fetihlerdeki başarılar halifelerin vasal sultanları unvanlarla rütbelendirmesine yol açmıştır. Bu durum dini otorite olan hilafetle dünyevi otorite arasındaki dengeyi belirleyen bir nevi parola niteliğindedir.

Anahtar Kelimeler:

The Shares and Political Compensations Abbasians Give to the Governors of the Vasal State in Iran
2022
Yazar:  
Özet:

From the oldest sources that reached us, we understand that according to human status, racial characteristics, culture, religion, etc. their interlocutors have been named with many different names alongside their own names. The main subject of our research, the Arabic words and titles, also came out as a result of this misconduct we explained. Before the establishment of the Islamic culture and civilization, different titles were used in all civilizations, including the Byzantine and Sasanian empires, especially for the members of the group, which were considered as a distinct class. Of course, the ignorance of the Arab community has been influenced by more than that. The rapid spread of Islam and the political and bureaucratic structure in which it is formed by interaction from different civilizations, using religious figures, a new name has gone to the way of literacy. So, the real name of many managers remains in the shadow. The firm centralistic structure of the Emevian state had made it necessary for an authoritarian government that does not require an excessive taltife or definition. Therefore, he didn’t need any extra title or title to identify himself. In addition to the Abbasi conflict, the radical change in political understanding has also led to a major change in the strategies of nameing. In fact, it is possible to explain the differences in this understanding of management through the shortest way through the titles. The name of the people of Abbâs is not merely the name of the people of Abbâs. The name of God is the name of God, the name of God is the name of God, the name of God is the name of God. The sensitivity in the language of diplomacy has emerged even more in front with the established special divisions. The language of religion and the language of politics has entered, and the creator's representative on earth has been distributed around the calife. We see the actual situation of this practice as a client in relation to the Vasal states. During the Abbasian period, the level of relations between the states that emerged first half independent and then independently and the Hilafite made differences according to time and conditions. The political power of the Abbasi state has been given to the presidents different parts. In this study, we will try to reveal the background of the titles given to the rulers of the vasal state that carry out very important political activities established in the Horasan and Mâverâunnehir region. It is also very important in the Turkish history and the bridge between the region and the Hilafet center of Baghdad, the Tahrir, the Saffarians and the Samanis, who have been able to find important findings for a healthier understanding of the political, religious and social structure. We believe that the issue addressed in the name of discovery of the unknown aspects of the historical process in the political and bureaucratic formations of the Turkish empires established after the collapse of these three vasal states has been prominent. In fact, even today, it can be said that the historic anatomy of the parts used in terms of status determination and political sphere in different Islamic geographies is trying to be discovered. Most importantly, there was an attempt to discover the corner stones of communication size with the Arab power of the site. The position of the Mâverâunnehir and Horasan geographies before the Islamic conquest and especially the accelerated population fluidity with Turkish migrations have been an important factor in the political formation of the region during the Abbasis period. In the titles given to the Vasal state rulers, the historic background was taken into account. It is a wonderful situation to consider that a Turkish state president founded in Egypt is given the title of Ishid in ancient Turkish culture by the Khalifa. In the Eastern Vasal states, there are many more examples of this. The outcome we get from our work is that the titles have taken a decisive role in the political connection between the Hilafet center and the associated states. This, on the one hand, regulates the balance between the center and the local rulers, while on the other hand, determines the spiritual staircase of the sultan as material as in the eyes of the people. In fact, the successes in the conquests led the caliphs to rank the vasal sultan with the titles. This situation is in the nature of a nevi password that determines the balance between the religious authority and the world authority.

Anahtar Kelimeler:

Atıf Yapanlar
Bilgi: Bu yayına herhangi bir atıf yapılmamıştır.
Benzer Makaleler




Cumhuriyet İlahiyat Dergisi

Alan :   İlahiyat

Dergi Türü :   Uluslararası

Metrikler
Makale : 1.205
Atıf : 2.573
Cumhuriyet İlahiyat Dergisi